26 Ocak 2016 Salı

SABİH KANADOĞLUNU OKUYUN Üniter yapıyı kılıf olarak kullanacaklar Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, iktidarın üniter yapıyı istedikleri başkanlık sistemine kılıf olarak kullanacaklarını söyledi Kanadoğlu, “Üniter yapıyı muhafaza edeceğim sözü aslında Türk tipi başkanlık sistemini örtbas etmek için söylenmiştir” ifadelerini kullandı. Üniter yapıyı kılıf olarak kullanacaklar Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, iktidarın üniter yapıyı istedikleri başkanlık sistemine kılıf olarak kullanacaklarını ifade etti. Kanadoğlu, “Üniter yapıyı muhafaza edeceğim sözü aslında Türk tipi başkanlık sistemini örtbas etmek için söylenmiştir. Başkanlık sistemi için zaten federal bir devlet olmak şart değildir” dedi. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç’un “Biz üniter yapıyı muhafaza eden bir başkanlık sistemi getireceğiz” şeklindeki söylemlerini eleştiren Sabih Kanadoğlu, bunun bir aldatmaca olduğunu belirterek üniter devletli başkanlık sistemiyle halk üzerinde olumlu algı yaratılmaya çalışıldığını söyledi. Kanadoğlu, şunları söyledi: İktidarın istediği şey “Başkanlık sisteminin özelliği illa federe devlet olması değildir. Üniter Devlet yapısı da muhafaza edilebilir. Onların istediği başkanlık sistemi ile örneği olan Amerika’daki başkanlık sistemi arasında hiçbir ilişki yok. Amerika’daki başkanlık sisteminin 3 esas niteliği, sert Kuvvetler Ayrılığı ilkesi, bağımsız bir yargı ve parti içi disiplinin fevkalade zayıf olmasıdır. Zaten bunun dışında iktidarın veya Cumhurbaşkanı’nın istediği şey şudur. ‘Ben istediğim zaman Meclis’i de fes edebileyim ve kararname çıkarabileyim. Üniter yapıyı muhafaza edeceğim’ sözü aslında Türk tipi başkanlık sistemini örtbas etmek için söylenmiştir. Bunu üniter devlet yapısı örtüsü altına alacaklar. Ama önemli bir şeymiş gibi söyleniyor. Halk üzerinde olumlu bir etki yapacağı düşünülerek propagandası yapılıyor.” Anayasaya aykırı Bu hafta çalışmalara başlayacak olan Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun anayasaya ve iç tüzüğe tamamen aykırı olduğunu dile getiren Kanadoğlu, komisyonun amacının, “uğraştık ama uzlaşamadık” algısı yaratmak olduğunu anlattı. Kanadoğlu, şöyle devam etti: “Uzlaşma komisyonu ne anayasada ne de iç tüzükte var. Bu komisyonun kurulması anayasa ve iç tüzüğe aykırı bir durumdur. Meşruiyetini anayasadan ve iş tüzükten alan bir komisyon değildir. A’dan Z’ye yeni bir anayasa yapma iznini bizim elimizdeki anayasa vermiyor. Bunun tek çaresi, eğer halk ‘Baştan sona bir anayasa yapılmasını istiyorum’ derse yeni anayasa yapmaya girişilir.” Sabih Kanadoğlu, öncelikle bugünkü anayasanın 175’inci maddesinin değiştirilmesi ve bunu halkoyuna sunmak gerektiğine dikkat çekti. Kanadoğlu sözlerini şöyle tamamladı: Hukuki dayanağı yok “Seçimde çoğunluğu almak, sadece 4 yıl bu ülkeyi yönetme iznini verir, anayasayı değiştirme yetkisini vermez. Uzlaşma Komisyonu’nun hukuki bir dayanağı yoktur. Bu komisyonun kurulmasıyla güdülen amaç, geldik oturduk, anlaşamadık. O halde iki şık var. Ya takviye oyları bulursunuz, yani 330’u bulursunuz. 330’u bulduktan sonra da ‘Halk oylamasına gidiyorum’ diyebilirsiniz. Eğer 330’u bulamazlarsa yapacakları şey bir erken seçimdir. Yani ‘Geldik, çalıştık ama bunlar hiçbir şeye yanaşmıyor’ demek istiyorlar. En geç Ekim’de seçime girişirler.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder