31 Ocak 2016 Pazar
VATANIMIZI KORUMAYA ÇALIŞIRKEN YARALANAN HAYAT BOYU ÇEŞİTLİ TRAVMA,SAKATLANMADAN DOLAYI UZUV KAYBI YAŞAYAN HAKLARI HİÇ ÖDENMEYECEK GAZİLERİMİZ
AKPNİN ÇIKARDIĞI SAÇMA KANUNLA PERİŞANLAR
HASTANELERDE,TOPLUMDA ÇOK SIKINTI YAŞIYORLAR GAZİDE SAYILMIYORLAR,BAZILARI KEŞKE BU GÜNLERİ GÖRECEĞİMİZE ŞEHİT OLSAYDIK DİYOR,BİZLERE DÜŞEN TEKRAR GAZİLERİMİZİN GAZİ,ŞEHİTLERİMİZİN ŞEHİT SAYILMA KANUNUNUN TEKRAR KAZANDIRILMASIDIR,
MÜSAİT OLAN HERKES GAZİLERLE TANIŞSIN SOHBET ETSİN
UNUTMAYIN HEPİMİZ SAKAT VE ÖLÜM ADAYLARIYIZ
EYYYY AKP ŞEHİTLERİMİZE ŞEHİTLİK,GAZİLERİMİZE GAZİLİK HAKLARINI GERİ VER,TOPLUMDA EN ÜST SAYGIYI VERELİM
FRANSADA IŞİD TERÖR KORKUSUNDAN 3 AYDIR BAZI YERLERDE SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI VAR İLK KEZ 3 AY SONRA BAZILARI SOKAĞA ÇIKMIŞ PRETOSTO ETMİŞ AMA ÜLKE GENELİNDE ANKET YAPILMIŞ YÜZDE YETMİŞ TERÖR İÇİN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINI İNSANLAR HAKLI BULMUŞ
AMA BİZDEKİLER HALA TERÖRİSTLERİ SAVUNMAK İÇİN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINI DURMADAN YENİLMELERİNE RAĞMEN MAHKEMEYE TAŞIYORLAR,TERÖRÜN OLDUĞU YERDE HELEKİ HALKTAN BAZILARININDA PKK İLE ORTAK HAREKET ETTİĞİ ZAMAN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI KAÇINILMAZDIR BU TÜM DÜNYADADA BÖYLEDİR
DUA ETSİNLER TÜRKİYEDE BENCE GÜVENLİK GÜÇLERİ HASSAS DAVRANIYOR,EĞER BU TERÖRİSTLER VE DESTEKÇİLERİ
AMERİKA,RUSYA,İSRAİL,FRANSA VB. ÜLKELERDE OLSALAR SORGUSUZ SUALSİZ YOK EDİLİRLERDİ
CUMA NAMAZLARININ CAMİLERDE BİLE KILINMASI MEÇHULKEN(CUMA ÖZGÜR ÜLKEDE,ADALETLE ÜLKEYİ YÖNETENLERİN OLDUĞU YERDE,İLLERİN,İLÇELERİN İLK NAMAZA BAŞLANDIĞI YER FARZ SONRAKİLER VACİP SAYILDIĞI İÇİN.VB. RİVAYETLER OLDUĞU İÇİN)BİRDE CUMA NAMAZINI HASTANE KORİDORLARINDA EDA ETMEK ACABA NE KADAR DOĞRUDUR?GEÇERLİMİDİR?DİYANET İŞLERİ BUNADA Bİ EL BAKALIM FETVA VER
Devlet hastanesi koridorunda cuma namazı!
AKP’nin Cuma namazı genelgesinden güç alan kalabalık Kütahya Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin koridorunda Cuma namazı kıldı.
Sol'da yer alan habere göre, dün Kütahya Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesi koridorlarında Cuma namazı kılan kalabalık, böyle görüntülendi.
28 Ocak 2016 Perşembe
BU OLAYI İLK ÇIKTIĞINDADA PAYLAŞMIŞTIM
YA BU CEZAYI HANGİ HÖDÜK HANGİ MANTIKLA ÇIKARDI?
TOPLUMUN EN ÇALIŞKANLARINDANDIR KAĞIT,PLASTİK TOPLAYANLAR,KENDİLERİNİN HAYATTA EL SÜRMEDİKLERİ YERLER BU GÜZEL İNSANLAR EL SÜRÜP ONLARI ÇIKARIR VE EKONOMİYE KAZANDIRIR,BU CEZA EKONOMİYE ZARAR VERMEZMİ?BU İŞSİZ İNSANLARI SUÇA TEŞVİK ETMEZMİ?
BU CEZAYI ÇIKARANLARI İŞSİZ BIRAKMALI HİÇBİR İŞE ALMAMALIKİ BU İNSANLARI ANLASIN
26 Ocak 2016 Salı
RESMEN ÜLKEMİZE BU HDPLİ VEKİLLER İHANET EDİYOR AKP SEYREDİYOR,BUNLAR VEKİLLİKTEN DÜŞSÜN ARTIK
İhanet masasını AP’de kurdular!
Avrupa Parlamentosu’nda ‘Türkiye ve Kürtler’ konulu konferansta konuşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana, Türkiye’ye müdahale çağrısında bulundu
PYD, Cenevre’de olsun
Türkiye’nin, Kürtleri büyük tehdit olarak gördüğü suçlamasında bulunan Demirtaş, Ankara’nın müzakere masasına oturtulması için uluslararası kurumlardan müdahil olunmasını istedi. Konuşmasında, terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD’ye de sahip çıkan Demirtaş, “PYD, Cenevrede’de Türkiye’nin yanında oturmalı” dedi.
Zana’dan örtülü tehdit
Meclis’te, metindeki “Türk” ifadesini kullanmayınca yemini geçersiz olan HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana da Demirtaş’ın sözlerine destek vererek, İmralı’da tutulan bebek katili Öcalan’ın salıverilmesini ima etti. Zana, “Süreçler başarısızlığa uğradıktan sonra, çok daha kötü sonuçlar doğurmuştur” tehdinini de savurdu.
İhanet masasını AP’de kurdular!
Avrupa Parlamentosu’nda “Türkiye ve Kürtler” konulu konferanta konuşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana Türkiye’ye müdahale çağrısında bulundu.
Türkiye’nin, Kürtleri büyük tehdit olarak gördüğü suçlamasında bulunan Demirtaş, Ankara’nın müzakere masasına oturtulması için uluslararası kurumlardan müdahil olunmasını istedi. Konuşmasında, terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD’ye de sahip çıkan Demirtaş, “Aklı başında bir devlet bütün bölgedeki gelişmeleri doğru okuyup, tersine PYD’nin ve Suriye’deki örgütlü yapıların Cenevre’de olması için çaba sarf etmeli ve Türkiye Cenevre’de tam da kendi yanına oturtmalı PYD’yi, uzağa değil, karşısına değil tam da kendi yanına oturtmalı. En çok da Türkiye’nin ihtiyacı var buna” dedi.
Zana’dan
örtülü tehdit
Meclis’te, metindeki “Türk” ifadesini kullanmayınca yemini geçersiz olan HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana da Demirtaş’ın sözlerine destek vererek, İmralı’daki tutulan bebek katili Öcalan’ın salıverilmesini ima etti. Zana, “Öcalan’ın koşulları yeniden ele alınarak müzakereleri yürütmek için çeşitli koşullara ve sağlıklı iletişim kanallarına sahip olduğu bir zeminin yaratılması gerekir. Süreçler başarısızlığa uğradıktan sonra, çok daha kötü sonuçlar doğurmuştur” tehdinini de savurdu.
SABİH KANADOĞLUNU OKUYUN
Üniter yapıyı kılıf olarak kullanacaklar
Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, iktidarın üniter yapıyı istedikleri başkanlık sistemine kılıf olarak kullanacaklarını söyledi
Kanadoğlu, “Üniter yapıyı muhafaza edeceğim sözü aslında Türk tipi başkanlık sistemini örtbas etmek için söylenmiştir” ifadelerini kullandı.
Üniter yapıyı kılıf olarak kullanacaklar
Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, iktidarın üniter yapıyı istedikleri başkanlık sistemine kılıf olarak kullanacaklarını ifade etti. Kanadoğlu, “Üniter yapıyı muhafaza edeceğim sözü aslında Türk tipi başkanlık sistemini örtbas etmek için söylenmiştir. Başkanlık sistemi için zaten federal bir devlet olmak şart değildir” dedi. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç’un “Biz üniter yapıyı muhafaza eden bir başkanlık sistemi getireceğiz” şeklindeki söylemlerini eleştiren Sabih Kanadoğlu, bunun bir aldatmaca olduğunu belirterek üniter devletli başkanlık sistemiyle halk üzerinde olumlu algı yaratılmaya çalışıldığını söyledi. Kanadoğlu, şunları söyledi:
İktidarın istediği şey
“Başkanlık sisteminin özelliği illa federe devlet olması değildir. Üniter Devlet yapısı da muhafaza edilebilir. Onların istediği başkanlık sistemi ile örneği olan Amerika’daki başkanlık sistemi arasında hiçbir ilişki yok. Amerika’daki başkanlık sisteminin 3 esas niteliği, sert Kuvvetler Ayrılığı ilkesi, bağımsız bir yargı ve parti içi disiplinin fevkalade zayıf olmasıdır. Zaten bunun dışında iktidarın veya Cumhurbaşkanı’nın istediği şey şudur. ‘Ben istediğim zaman Meclis’i de fes edebileyim ve kararname çıkarabileyim. Üniter yapıyı muhafaza edeceğim’ sözü aslında Türk tipi başkanlık sistemini örtbas etmek için söylenmiştir. Bunu üniter devlet yapısı örtüsü altına alacaklar. Ama önemli bir şeymiş gibi söyleniyor. Halk üzerinde olumlu bir etki yapacağı düşünülerek propagandası yapılıyor.”
Anayasaya aykırı
Bu hafta çalışmalara başlayacak olan Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun anayasaya ve iç tüzüğe tamamen aykırı olduğunu dile getiren Kanadoğlu, komisyonun amacının, “uğraştık ama uzlaşamadık” algısı yaratmak olduğunu anlattı. Kanadoğlu, şöyle devam etti: “Uzlaşma komisyonu ne anayasada ne de iç tüzükte var. Bu komisyonun kurulması anayasa ve iç tüzüğe aykırı bir durumdur. Meşruiyetini anayasadan ve iş tüzükten alan bir komisyon değildir. A’dan Z’ye yeni bir anayasa yapma iznini bizim elimizdeki anayasa vermiyor. Bunun tek çaresi, eğer halk ‘Baştan sona bir anayasa yapılmasını istiyorum’ derse yeni anayasa yapmaya girişilir.” Sabih Kanadoğlu, öncelikle bugünkü anayasanın 175’inci maddesinin değiştirilmesi ve bunu halkoyuna sunmak gerektiğine dikkat çekti. Kanadoğlu sözlerini şöyle tamamladı:
Hukuki dayanağı yok
“Seçimde çoğunluğu almak, sadece 4 yıl bu ülkeyi yönetme iznini verir, anayasayı değiştirme yetkisini vermez. Uzlaşma Komisyonu’nun hukuki bir dayanağı yoktur. Bu komisyonun kurulmasıyla güdülen amaç, geldik oturduk, anlaşamadık. O halde iki şık var. Ya takviye oyları bulursunuz, yani 330’u bulursunuz. 330’u bulduktan sonra da ‘Halk oylamasına gidiyorum’ diyebilirsiniz. Eğer 330’u bulamazlarsa yapacakları şey bir erken seçimdir. Yani ‘Geldik, çalıştık ama bunlar hiçbir şeye yanaşmıyor’ demek istiyorlar. En geç Ekim’de seçime girişirler.”
YA DEFOLUN GİDİN YA HİÇ ELEKTİRİK KURUMU ZARAR EDERMİ YA KİMİ KANDIRIYORSUNUZ?VERGİNİN ÜSTÜNE VERGİ ALIYORSUNUZ,OTA BKA PARA ALIYORSUNUZ HALA NASIL ZARAR ETMİŞ GÖSTERİYORSUNUZ?HARAM ZIKKIM OLSUN YİYEMEYİN O ÇALDIĞINIZ PARALARI
Hiçbir ticarî faaliyeti olmayan TEDAŞ, 2014'te 540 milyon TL zarar etti: Sıfır satış rekor zarar
Kamu şirketi TEDAŞ'ın kuruluşa bağlı elektrik dağıtım şirketlerinin satılmasıyla ticarî faaliyetleri sonlandı. Ancak çalışmalarını sürdüren şirket, Hazine Müsteşarlığı'nın yeni açıkladığı rapora göre önceki yılı yaklaşık 540 milyon lira zararla kapattı. TEDAŞ'ın zararını Hazine, “uhdesindeki tüm dağıtım şirketleri özel sektöre devredilmesi ve ticari bir faaliyetinin kalmamasına” bağladı.
Elektrik dağıtımının özelleştirilmesi nedeniyle ticari faaliyeti kalmayan kamu şirketi Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ (TEDAŞ), 2014 yılını 539,9 milyon lira zararla kapattı. Hazine Müsteşarlığı'nın yeni açıkladığı Kamu İşletmeleri Raporu'nda TEDAŞ'ın brüt satışları ve satış maliyeti sıfır lira olarak yer aldı. Ancak şirket 2014'ü 539,9 milyon lira gibi rekor tutarda faaliyet zararıyla kapattı.
Hazine'ye bağlı Kamu Sermayeli Kuruluş ve İşletmeler Genel Müdürlüğü'nün hazırladığı raporda TEDAŞ'ın zararı, “uhdesindeki tüm dağıtım şirketlerinin özel sektöre devredilmesi ve ticari bir faaliyetinin kalmamasına” bağlandı. Enerji yönetiminden bir kaynağın verdiği bilgiye göre TEDAŞ'a bağlı dağıtım şirketlerinin tamamının özelleştirilmesiyle şirketin ana faaliyeti (dağıtım) sonlandı. Aynı kaynağa göre TEDAŞ ya kapatılmalı ya da daire başkanlığı düzeyinde varlığını sürdürmeli. Ama denetim, bazı onaylar gibi ilave görevler verilerek TEDAŞ ayakta tutulmaya çalışılıyor. Bu da sektörde çok başlılığa ve maddi kayba neden oluyor. Denetimlerde EPDK var, TEDAŞ var, Enerji İşleri var; hem kaynak hem de personel israfı.
TEDAŞ'ın faaliyet raporuna göre, şirket 12 üniteden oluşan merkez teşkilatı ve 21 dağıtım bölgesinde bulunan 21 bölge koordinatörlüğü ile elektrik sektöründe çalışmalarını sürdürüyor. TEDAŞ, konuyla ilgili soruların sonra cevaplandırılacağı bilgilendirmesi yaptı.
Türkiye'de kamu eliyle yapılan elektrik dağıtımının tamamı özelleştirildi. TEDAŞ'ın elindeki şirketler Eylül 2013 itibarıyla özelleştirme kapsamında özel sektöre devredildi. Satışlardan 12,7 milyar dolar özelleştirme geliri elde edildi. Özelleştirmeyle, elektriğin abonelere kaliteli, kesintisiz ve ucuz satışı hedeflendi. Ancak aradan geçen zaman içerisinde tam tersi uygulamalar oldu. Sürekli artan elektrik kesintileri ve zamlar, vatandaşın tepkisine neden oldu.
TBMM gündemine de gelen elektrik kesintilerini önlemek için Enerji Bakanlığı ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) başta olmak üzere, enerji yönetiminin sık sık sektörle bir araya gelmesine rağmen çözüm bulunamadı. Ayrıca özelleştirilen şirketlere 2011-2015 dönemi için kayıp-kaçak hedefleri verildi. Hedefi tutturamayan şirketler zararı kendileri çekecek iken, EPDK yaptığı yeni mevzuat düzenlemeleriyle şirketleri bu zarardan kurtardı. TEDAŞ'ın bağlı dağıtım şirketlerinin özelleştirme süreci ve özelleştirme sonrası zarar edilen dönemlerde şirketin yönetim ve denetim kurullarında TAEK Başkanı Zafer Alper ile halen Cumhurbaşkanlığı sözcülüğü görevini yapan İbrahim Kalın da görev yapıyordu.
TİCARî FAALİYETİ KALMADI
Hazine'nin hazırladığı Kamu İşletmeleri Raporu 2014'te, ticari faaliyeti kalmayan TEDAŞ'ın çalışma alanının da sınırlı olduğuna vurgu yapılıyor. Raporun ‘mali durum' başlıklı bölümünde, “Uhdesindeki tüm dağıtım şirketleri özel sektöre devredilen ve ticari bir faaliyeti kalmayan kuruluşun 2014 yılı dönem zararı yaklaşık 540 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.” deniliyor. Hazine raporunda TEDAŞ'ın sınırlı faaliyet konularında da bilgi veriliyor: “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın verdiği 1 yıllık yetkiler doğrultusunda; Elektrik dağıtım şirketlerinin yatırım programında yer alan tesislerinin projelerinin onayı, geçici ve kesin kabul işlemleri, lisanssız üretim tesislerinin (GES, RES, HES, kojenerasyon gibi) projelerinin onayı, geçici ve kesin kabul işlemleri ve elektrik dağıtım şirketlerinin genel aydınlatma projelerinin onayı, geçici ve kesin kabulleri TEDAŞ tarafından yapılmaktadır. Ayrıca, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun geçici 6. maddesinin 4. fıkrasına göre TEDAŞ, elektrik dağıtım şirketlerinin genel aydınlatma tesislerinin inceleme ve denetimi için görevlendirilmiştir. Diğer taraftan, dağıtım faaliyetleri için gerekli görülen taşınmazlara ilişkin kamulaştırma işlemleri, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 19. maddesine göre TEDAŞ tarafından yapılmaktadır.”
Anahtar Kelime: Ticarî faaliyet , Elektrik , TEDAŞ
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Feza Gazetecilik’e aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Zaman Gazetesi tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
25 Ocak 2016 Pazartesi
HER TÜRLÜ SKANDAL
POLİSİN POLİSİ BİLE DOLANDIRMASIMI İLGİNÇ,YOKSA BU KADAR GERÇEKTEN RÜŞVET ALAN VE YIRTMAK İÇİN BU KADAR RÜŞVET VEREN POLİSLERİN OLMASIMI İLGİNÇ
PES ARTIK,VATANDAŞ NASIL POLİSE GÜVENSİN
Polis polisi dolandırdı!
Sultangazi'de iki polis ilçede "MİT rüşvet alan 200 polisi tutuklayacak" diye dedikodu çıkardı. Daha sonra da "gözaltına alınacaklar listesi"nden çıkarmak için meslektaşlarından 50'şer bin lira istedi
İstanbul'da iki polis, meslektaşlarını hayali bir operasyonla korkutarak gözaltına alınacaklar listesinden çıkarma karşılığında para talep etti. Sultangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli Ali B. ve olay yeri inceleme ve kimlik tespit grup amirliğinde görevli Abdülkadir E. isimli polis memurları; MİT'in operasyon yapacağını, bu operasyon kapsamında rüşvet, irtikap, yağma ve fuhuş suçlarından 200 polis memurunun gözaltına alınacağı dedikodusu çıkardı.
İlçede görevli M.K. ve R.G. isimli memurları MİT'in yapacağı soruşturma kapsamında gözaltına alınacaklarına inandıran iki kafadar, Mustafa A. isimli arkadaşlarını da MİT görevlisi diye tanıtıp soruşturma dışına alınmaları karşılığında önce 100 bin lira istedi. Yapılan pazarlık sonrası taraflar adam başı 50 bin lira karşılığında anlaşmaya vardı. Konunun Asayiş Şube Müdürlüğü'ne intikali üzerine polis çalışma başlattı. Seri numaraları önceden alınmış paralar, şüphelilere verilmek üzere mağdur iki polise teslim edildi.
Buluşma yeri olan Sultangazi'deki bir kafede tertibat alan asayiş polisi, Ali B. ve Abdülkadir E. isimli polis memurlarına parayı teslim aldıkları sırada suçüstü yaptı. Operasyon kafeye yerleştirilen gizli kameralarla dakika dakika görüntülendi. İki dolandırıcılık soruşturması başlatıldı. Savunmalarında suçlamaları reddeden iki polis hakkında "Nitelikli dolandırıcılık suçuna teşebbüs" kapsamında Memur Suçları Savcılığı'nca iddianame düzenlendi. İddianamede, iki polis memuru ve onlara eylemlerinde yardım ettiği anlaşılan MİT görevlisi olarak tanıttıkları arkadaşları Mustafa A., ilerleyen günlerde Ağır Ceza Mahkemesi'nde hâkim karşısına çıkacak.
Kaynak: Sabah / Dilek Yaman
23 Ocak 2016 Cumartesi
JOE BİDENİN NEDEN GELDİĞİ ANLAŞILIYOR
EĞER BUNU YAPACAK BİRİLERİ ÇIKARSA KIBRISI VERİRSE
İHANETİN İÇİNDE BOĞULUR
Biden: Kıbrıs’ı verin “anahtar ülke” olun!
Kıbrıs müzakerelerinde taviz verilmesi halinde, Türkiye’ye, Balkanların Orta Doğu’nun, Kafkasların ve AB’nin merkezi olma vaadinde bulundu
Amerikan deyimi
Dolmabahçe’deki, toplantıda Türk askerinin bulunduğu ve Irak’ın karşı çıktığı Başika kampı krizinin görüşüldüğünü de vurgulayan Biden, “Kediyi yüzmenin birden çok yolu vardır” diyerek Ankara’ya değişik yollar önerdi. Uyanık ABD’li, aynı taktiği, Kıbrıs üzerinden bu kez Türkiye için uygulamaya kalktı.
‘Yıldız olursunuz!..’
Ankara’yı Kıbrıs görüşmelerinde taviz vermeye zorlayan ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, çözümün Avrupa’nın enerji güvenliğini güçlendireceğini söyleyerek, Türkiye’ye ‘anahtar ve bölgeyi Azerbaycan, İsrail, Irak ve Avrupa’ya merkez yapma yolunda rol oynama potansiyeline sahip olma’ havucunu uzattı.
Kıbrıs elden gidiyor
MHP’li Yusuf Halaçoğlu ise yaptığı açıklamada, oynanan oyuna dikkat çekerek Kıbrıs’ta verilen tavizlerin gözden kaçtığını kaydetti. Türkiye’nin terörle mücadeleye kilitlendiğini söyleyen Halaçoğlu, “Kıbrıs elden gidiyor. AKP, batılılardan operasyon için izin aldı, Kıbrıs’ta taviz verdi” dedi.
Biden: Kıbrıs’ı verin “anahtar ülke” olun!
PYD’ye yine terör örgütü demeyen ABD Başkan Yardımcısı, Davutoğlu’na enerji güvenliği için Kıbrıs’ın Rumlara teslim edilmesi gerektiğini söyledi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ile ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, Dolmabahçe Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde yaklaşık 2.5 saat görüştü. Görüşme sonrası Biden ve Davutoğlu ortak basın açıklaması yaptı. Asıl amaçlarının Kıbrıs olduğunu ortaya koyan Biden, “Türkiye, Azerbaycan, İsrail, Irak ve Avrupa’ya merkez olma yolunda tarihi bir rol oynama potansiyeline sahip” dedi.
YPG terör örgütü
“Biz, YPG’yi DAEŞ, PKK, DHKP-C, Nusra gibi terör örgütleri arasında bir fark görmüyoruz” diyen Davutoğlu, ulusal güvenlik kaygılarını Biden’a açık şekilde ifade ettiğini söyledi. Suriye’de, Türkiye’nin aynı anda 3 risk unsurunu tehdit gördüğünü belirten Davutoğlu, şöyle dedi: “Bunlar rejim, DEAŞ ve YPG’dir. YPG, kontrol ettiği bölgelerde Arap ve Türkmenleri ve kendisi gibi düşünmeyen Kürtleri temizlemeye kalkmış ve Türkiye içinde teröre destek olacak faaliyetlerde bulunmuştur. YPG, PKK’nın bir parçasıdır ve PKK’dan açık bir şekilde destek almaktadır. Sayın Biden’ın dünkü (Önceki günkü) görüşmeleri için hiçbir olağanüstülük görmüyoruz ama tabii beklentimiz bu resmi tek bir boyutuyla değil, bütün boyutlarıyla görmek.” Davutoğlu konuşmasında PYD’ve YPG’den hiç söz etmedi.
Masayı gösterdi
ABD Başkanı Yardımcısı Biden de PKK ile ilgili beylik sözler sarf ederken o da YPG ve PYD’ye hiç değinmedi. Türkiye’nin PKK’nın silah bırakıp çekilmesi konusunda müzakere yaptığını ve onların silah bırakmamayı tercih ederek Türkiye’ye başka seçenek bırakmadığını söyleyen Biden, siyasi çözüme ulaşılması yönündeki cesaretin sürmesi ancak halkının korunması konusunda da Türkiye’nin yapması gerekeni yapmayı sürdürmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’nin Başika’daki eğitim kampının da görüşmede ele alındığına işaret eden Biden, “Kediyi yüzmenin birden çok yolu vardır” şeklindeki İngilizce deyimi hatırlattı. Biden, “Umuyoruz ki Ankara ve Bağdat’la ve ilgili tüm taraflarla DAEŞ’i ortak ve koordineli çaba ile yenerek Musul’u geri alma ve DAEŞ’in bölgedeki başka bir ülkenin uzantısı olmasını engelleme konusuna çözüm bulabiliriz” dedi.
Teşekkür etti
“Kıbrıs sorunu” nun çözümü konusunda yürütülen müzakerelere değinen Biden, şunları söyledi: “Türkiye’nin yıllardır süren tıkanıklığı aşmak konusundaki çabalarını takdir ediyoruz. Adadaki iki kesimle de daha önce görüştüm. Başbakan Ahmet Davutoğlu’na Kıbrıs sorunun çözülmesi konusundaki güçlü desteği için teşekkür ediyorum. Sorunun çözümü Avrupa’nın enerji güvenliğini güçlendirecektir. Türkiye anahtar ülke ve bölgeyi Azerbaycan, İsrail, Irak ve Avrupa’ya merkez yapma yolunda tarihi bir rol oynama potansiyeline sahip.”
1.5 saat gecikmeli görüşme
ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, Başbakan Davutoğlu ile görüşmesinin ardından Mabeyn Köşkü’nde Tayyip Erdoğan’la bir araya geldi. Davutoğlu, Biden görüşmesinin uzaması nedeniyle bu görüşme de yaklaşık 1.5 saat gecikmeli gerçekleştirildi. Bu görüşmede de Suriye konusu, terörle mücadale ve Kıbrıs konusunun ele alındığı öğrenildi. İkili görüşmenin ardından kurmayların da yer aldığı görüşmeye geçildi. Askeri danışmanların da katıldığı toplantıda masaya haritalar da konuldu. Öte yandan Başbakanlık, Türkiye ve ABD arasında Başika konusunda koordineli hareket etmek ve yeni inisiyatifler kullanmak konusunda mutabakat sağlandığını duyurdu.
22 Ocak 2016 Cuma
İŞTE BÖYLE OLMASI GEREK EMEĞİ GEÇEN HERKESE TEŞEKKÜRLER
Öğrencilerden imzacılara yanıt
Güvenlik güçlerinin yanında olduklarını açıklayan öğrenciler ‘Uluslararası destekli bölücü terör örgütü PKK’ya karşı mücadele veren askerimizin ve polisimizin yanında olduğumuzu kamuoyuna ilan ediyoruz’ dedi.
Ülke genelinde 56 üniversiteden 133 öğrenci topluluğu teröre karşı “Çocuklar ölmesin diye: Kahrolsun PKK” başlığıyla ortak bildiri yayımladı. Güvenlik güçlerinin yanında olduklarını açıklayan öğrenciler “Terör örgütünü meşrulaştırmaya çalışan azınlıklar geniş öğrenci kesimlerini ve bizleri temsil edemez” ifadesini kullandı.
Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi’nin bölgedeki operasyonları eleştiren ve toplumda büyük tepki çeken bildirisinin ardından öğrenciler harekete geçti. Farklı siyasi görüşlerden ve farklı alanlardan öğrenci toplulukları, teröre karşı birleşerek ortak bir bildiri hazırladı.
İMZALAR 3 GÜNDE
Ege Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Topluluğu ve İstanbul Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü başı çekti, imzalar 3 günde toplandı.
Bildiriye İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir, Bursa, Erzincan, Isparta gibi Türkiye’nin dört bir yanından imza yağdı. Atatürkçü Düşünce Kulübü dışında sinemadan otomotiv tasarımına, bilim ve felsefeden dansa onlarca türden kulüp çalışmaya destek verdi.
Bildiri dün Kadıköy Üvercinka’da düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu.
Açıklamayı topluluklar adına İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Atatürkçü Düşünce Kulübü (ADK) Başkanı Eren Öztürk yaptı. Öğrencilerin PKK’ya karşı yürütülen mücadelede tarafını belli etme görevi olduğunu söyleyen Öztürk daha sonra ortak bildiriyi okudu:
“Yurdumuzun uluslararası destekli terörün açık hedefi olduğu bugünlerde, üniversiteli gençlik sessiz ve hareketsiz kalmayacaktır. Bölücü terör yalnızca ülkemizin değil, bütün insanlığın düşmanıdır.
“Kardeşliğin ve gerçek barışın önündeki en büyük engel terör örgütleridir. Terörle mücadeleyi zayıflatmaya ve Türkiye Cumhuriyeti’ni itibarsızlaştırmaya çalışanların çabaları boşunadır. Üniversiteli gençlik, Türkiye ve insanlık karşıtı terörü bilerek ya da bilmeyerek görmezden gelen, sevimlileştirmeye çalışan kimselere itibar etmeyecektir. ‘Üniversiteli’ kimliğiyle bölücü terör örgütünü meşrulaştırmaya çalışan azınlıklar geniş öğrenci kesimlerini ve bizleri temsil edemez. Üniversite öğrencileri Atatürkçüdür, vatanseverdir.
“Bu bağlamda, vatandaşlık ve görev bilinciyle, biz aşağıda imzası bulunan öğrenci toplulukları, bütün şehitlerimizi saygıyla anıyor ve gazilerimizin fedakârlıklarının önünde mahcubiyetle eğiliyoruz. Uluslararası destekli bölücü terör örgütü PKK’ya karşı mücadele veren askerimizin ve polisimizin yanında olduğumuzu kamuoyuna ilan ediyoruz.”
‘YİNE KOL KOLA YÜRÜRÜZ’
Marmara Üniversitesi Türk Kültürü ve Araştırmaları Kulübü’nün Başkanı Fatih Ertürkmen, çözüm sürecinde PKK’nın üniversitelerdeki faaliyetlerine de göz yumulduğunu belirterek şöyle konuştu: “Çözüm süreci yüzünden polis ve askerin eli kolu bağlıydı. Bu noktada vatan sevgisi olan öğrenciler kol kola mücadele verdiler. Polis ve askerimiz görev yaparken onlara destek olacak, görevlerini yapamadıklarında da onların yerine üstlenecek öğrenciler tüm üniversitelerde mevcuttur. İzmir’de farklı düşünceden arkadaşlarla teröre karşı kol kola yürümemiz, bir takım insanları rahatsız etti... İzmir’de olduğu gibi İstanbul’da da ortak hareket ederiz. Çünkü ortak bir düşmanımız var.”
BUGÜN BU AMERİKANIN 2.ADAMININ MASASINA GİDİP TOPLANTI YAPANLAR TÜRKİYEYE İHANET ETMİŞLERDİR
ÜLKEMİZİN NE DURUMA GELDİĞİ AŞİKARCA ORTADA ADAMIN KİMLERLE GÖRÜŞTÜKLERİDE ENTRESAN NASIL BELİRLEMİŞ BU HAİNLERİ ACABA?
BAKIN ÜLKEMİZİ KARIŞTIRIYOR,EMİRLER VERİYOR,ÜNİVERSİTELİ AKADEMİSYENLERİ AÇIKÇA DESTEKLİYOR(İÇ İŞLERİMİZE SONUNA KADAR GİRİYOR)AMA HERKES BUNA HİZMET ETMEKLE ÇOK MEMNUN İHANET DİZ BOYUNU ÇOKTAN GEÇMİŞ HAİNLER ORDUSU OLUŞMUŞ.
Birileri hizmet yapıyor,yol,hastane,ilaç alımı kolaylığı,eve doktor kontrolü,vb.hizmetler,bunlar çok güzel ama kim gelirse gelsin zaten bu onların asli görevidir,şimdi bunları yapanlara bazıları haklı olarak şunu diyorlar evet hizmet yapıyorlar ama adam kayırmacılık,rüşvet,hırsızlık,
adalet tanımamazlık,ihalelere fesat karıştırmak,milleti bölmek.vb. şeyler buraya kadar hepsi doğru peki bunlara haklı ve bilinçlice kızdığınız kadar
neden dünyanın kanını emenler,müslümanları müslümanlara terör örgütleri yaratarak kırdıranlar,ülkemizdeki terör örgütleri
pkk,ydgh,ypg,mlkp,dhkpc,ışid,dışardada pyd,pjk,ışid,ve dinci başka örgütleri yaratan yönlendiren müslümanları,türkleri, yok ettiren,büyük israili kurdurmaya çalışan siyonist 13 mason ailesi ve silsile halindeki diğer masonların dünyada ve ülkemizdeki yaptıklarını neden görmezden duymazdan gelirisiniz? bunlarda dünyada iyi görünmek için BM.UNESCO,UNO,GREENPEACE,DÜNYA BANKASI,DAVOS,VB.
ülkemizdede LİONS,ROTARY,MEVLANA DERNEKLERİ vb.ile faaliyet göstererek adeta yardımlarla melek görünürler,işadamları size göre işçi çalıştırarak ekmek verir,istihdam sağlar,ülke ekonomisine katkı sağlar dimi peki bunlarıda sorguluyormusunuz?sorgulamıyorsanız iki yüzlüsünüz birilerinin açıklarını haklı olarak araştırıyorsunuz ama asıl kendilerini dünyanın efendileri sayıp diğer insanları kölemiz diyen dünyanın yüzde altmışbeşinin sahipleri olup dünyadaki savaşları yaratan,kaoslar yapan,terör örgütleri kuran müslümanları türkleri yok etmeye çalışanları sırf iyi yönleriyle görüp sorgulamazsınız,bunlar dünyadaki ilaç sektörünü,gıda sektörünü,silah sektörünü,petrol sektörünü,araç sektörünü,vb.sektörleri ellerinde bulundurup yönlendirenlerdir,kimileri dinciyim der,kimileri solcuyum der,kimileri halkların eşitliği der,kimileri paylaşım der ama bunları sorgulamaz,onların iyi yönleriyle bak okul yapıyorlar,fakir fukaraya yardım ediyorlar,iyi atatürkçüler derler,
yardım yapıyorlar sen ne demek istiyorsun diyenler çıkacak bana ama arka planı ne araştırmak nede görmek istiycekler,ülkemizdeki siyaseti bile onlar dizayn ediyorlar,iktidarları,muhalefetleri,askeriyeyi,bürokrasiyi onlar belirlerler,hemde ta üniversite öğrencileriyken,gerek burs,gerek maddi destek,gerek vatandaşlıklarla ikna ederler yetiştirirler zamanı gelincede istedikleri görevleri onlara dağıtırlar,onlarda bizi yönetirler.
Bunların kollarıda çoktur mesela SATANİZM,KABALA,EVANGALİZM,LİONSLAR,ROTARYLER,
MEVLANALAR( bu mevlanalar konyadaki değil bunlar masonik mevlanalar)
İLLÜMİNATİ VB.dünyanın nüfusunu çok buluyorlar 1,5 milyara indireceklerini söylüyorlar,bakın rusyayı nasılda petrolün fiyatını düşürerek batırıyorlar görün,kendilerine kafa tutanları asla yaşatmazlar ATATÜRK VE KENNEDY gibi ikiside bu masonlara kafa tutmuştu ikiside ne yazıkki öldürüldü
bu arada amerika başkanlarının hepsi masondur,paralarını masonlar basar orda merkez banası yoktur ve 1dolarda bile kendi sembolleri vardır o paradada yeni dünya düzeni yazar yani yeni dünya düzenini kendileri başlatmışlardır ülkemizdede yeni türkiye dedikleride bunun bir parçasıdır
onun için madem sorgucusunuz iyi araştırıp sorgulayın gördüğünüz kişiler belki gerçek hayatlarında arka planda bambaşka kişiler olabilir işleride hiç göründüğü gibi olmayabilir tıpkı şeytanında bir melek olduğu gibi.
21 Ocak 2016 Perşembe
YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMU DOĞUNUN BAZI YERLERİNDE VATANSEVER GENÇLERE ÖSYS BAŞVURULARINDA HAKSIZLIK YAPMIŞTIR,ORDA TERÖR NEDENİYLE SOKAĞA ÇIKMA YASAKLARI YÜZÜNDEN,TERÖRİST BASKI YÜZÜNDEN BU GENÇLER KAYIT YAPTIRAMADI BU GENÇLERİN KAYBEDİLMEMESİ GEREK,DEVLETE DÜŞMAN EDİLMEMESİ GEREK BUNLAR TESBİT EDİLİP BUNLARA YARDIM EDİLMESİ GEREKİR BİZİM DEVLETİMİZE BU YAKIŞIR,ZAMANINDAKİ DEVLETİN BAZI YÖNETİCİLERİ YÜZÜNDEN GENÇLER DEVLET YERİNE TERÖR ÖRGÜTÜNÜ SEÇMİŞTİR ARTIK BU OLMASIN DEVLETİN TÜM KURUMLARI VATANINA BAĞLI ÇOCUKLARI,GENÇLERİ KUCAKLASIN Kİ PKK GENÇ BULAMASIN ARTIK.
18 Ocak 2016 Pazartesi
DÜNYADA ÖRNEĞİ YOK
MÜTTEFİK DEDİĞİMİZ,ÜS VERDİĞİMİZ ÜLKELER PKK,IŞİD VB TERÖR ÖRGÜTLERİNE SİLAH VERİP BİZİ ARKADAN VURUYOR
HÜKÜMETTEN SES YOK,HALA BU ÜLKELERLE ORTAKLIĞA DEVAM EDİYOR NEDEN TERÖR ÖRGÜTLERİNİ RESMEN DESTEKLEYEN BERABER ONLARLA BİZE KARŞI SAVAŞAN ÜLKELERE REST ÇEKMİYOR?
KAÇ TANE PKK ADINA SAVAŞAN YABANCI ÖLDÜRÜLDÜ,PKKYA SİLAH VERİRKEN ABD LİLER SUÇ ÜSTÜ OLDU,PKKNIN ELİNDEKİ SİLAHLARA BAKILINCA ABD,İSRAİL,ALMANYA,İTALYA,RUSYA VB.ÜLKELERİN SİLAHLARINI GÖRÜYORUZ EEE BİZ NEDEN BİZE DÜŞMAN OLANLARLA HALA MÜTTEFİĞİZ?NEDEN HALA ONLARA ÜS VERİP ONLARIN ASKERLERİNE ÜLKEMİZDE TAHAMMÜL EDİYORUZ?NEDEN HÜKÜMET MANDACILIĞA KARŞIYIM DERKEN MANDACILIĞIN ALASINI YAPIYOR?ÜLKEMİZDEKİ TÜM ÜSLER KAPATILMALI YABANCI ASKERLER KENDİ ÜLKELERİNE GÖNDERİLMELİDİR,NATODANDADA ÇIKMALIYIZ
ALLAH AİLEME VE BANA ÇOK ŞÜKÜR TÜRKİYEDE DOĞMAYI NASİP ETMİŞ,ATALARIM YÖRÜK SÜLALEM DİN OLARAKDA İSLAMI SEÇMİŞ BENDE ŞAHSİ OLARAK ŞUNU SÖYLEMEKTEYİM ÇOK ŞÜKÜR MÜSLÜMANIM VE TÜRKÜM AMA KİMSENİN NE İNANCINA KARIŞIRIM NEDE ETNİSİTESİNE TAKİ BANA MÜDAHELE EDENE KADAR
BİRİLERİ TUTTURMUŞ TÜRK DİYE BİŞEY YOK,TÜRKLÜĞÜ
MİLLİYETÇİLİĞİ AYAKLARIMIN ALTINA ALIRIM DİYORLAR
SİZİN NE HADDİNİZE KİM NASIL KARIŞABİLİR BENİM TÜRKLÜĞÜME?
TÜRK DOĞDUM TÜRK ÖLECEĞİM,KÜRT,ARAP,LAZ,VB.KİMLİKTE DOĞANDA AYNI KİM NASIL DOĞMUŞSA ÖYLE ÖLECEKTİR KİMSENİN KİMSEYİ DEĞİŞTİRMEYE HAKKI YOKTUR.
TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ KURAN ECDATLARIMIZ BİZE YOL ÇİZMİŞ BİZLERDE BU YOLDAN GİDİYORUZ BİZ MÜSLÜMANIZ DİYE KİMLİKLERİMİZDEN VAZMI GEÇECEĞİZ?MÜSLÜMANIZ DİYE İLLA ARAPMI OALCAĞIZ?MÜSLÜMAN TÜRKÜZ DİYE PEYGAMBERİMİZİN ÜMMETİNDENMİ ÇIKIYORUZ?BAŞKA ÜLKELERDE DOĞAN BAŞKA ETNİSETEDE OLANLAR PEYGAMBERİN ÜMMETİNDEN SAYILMIYORMUDA İLLA ARAPLAŞMAYA ÇALIŞIYORSUNUZ?YARADAN ALLAH BAŞKA DİLLERİ ANLAMIYORMUDA İLLA ARAPÇA DİYORSUNUZ?NEDİR BU ARAPÇA VE ARAP SEVDANIZ?SİZLER YÜZÜNDEN İNSANLAR DİNDEN SOĞUDULAR,RAHAT BIRAKIN İNSANLARI NEYE İNANIRLARSA İNANSIN SONUÇTA HERKES GÜNAH SEVAP HESABINI ALLAHA VERECEKLER SİZE DEĞİL?BEN ŞAHSİ OLARAK TÜRK MÜSLÜMAN OLMAKTAN ONUR DUYUYORUM BÖYLEDE ÖLECEĞİM ASLA ARAPLAŞMAYACAĞIM.
17 Ocak 2016 Pazar
MİLLİYETÇİLİKTEN BAHSEDENLER ÇOCUKLARINIZA DOĞUDA ASKERLİK YAPTIRSANIZA NEDEN GÖNDERMİYORSUNUZ?
BU BİZİ YÖNETENLER NEDEN ÇOCUKLARINI ASKERE YOLLAMAZ?
YADA BEDELLİ ASKERLİK YAPTIRIRLAR?
AKPLİ VEKİLLERİN 147 TANESİNİN ÇOCUĞU GİBİ
TAYYİP ERDOĞANIN ÇOCUKLARI GİBİ?
İşte o bedelli listesi
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun damadı Mehmet Talha Topçu – Eski Bakan Zafer Çağlayan’ın yeğeni Ahmet Bahadır Çağlayan – Eski Bakan Muammer Güler’in yeğeni Mahmut Hakan Güler – Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yeğeni Osman Çavuşoğlu - Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın oğlu İbrahim Can Avcı ve yeğeni Abdullah Emre Yönlüer – Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in oğlu Enes Çelik - Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce’nin yeğeni Yusuf Peyami Şamlı – Gümrük Bakanı Nurettin Canikli’nin yeğenleri Yasin, Kerim Canikli ve Oğuzhan Mustafa Tarhan – Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’in yeğeni Nedim Eker – Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun oğlu Mehmed Eroğlu
- Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yeğeni Ömer Faruk Şimşek – TBMM Başkanı İsmet Yılmaz’ın yeğenleri İbrahim Can Yılmaz ve Tarık Eren Yılmaz – Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç’ın eniştesi Egemen Döven – Sağlık eski Bakanı Recep Akdağ’ın damadı Sami Çebi, oğlu Muhammed Akdağ – Eski Bakan Hüseyin Çelik’in oğlu Ali Ekrem Çelik, yeğenleri Selim Çelik ve Öner Çelik – Eski Bakan Nihat Ergün’ün damadı Tolga Şahin, yeğeni Muhammet Yusuf Ergün – Aksaray eski milletvekili Ruhi Açıkgöz’ün çocukları İbrahim Serdar ve Ömer Ziya Açıkgöz -Amasya milletvekili Mehmet Naci Bostancı’nın oğlu Afşın Burak Bostancı - Ankara eski milletvekili Salih Kapusuz’un oğlu Ömer Selman Kapusuz – Ankara milletvekili Tülay Selamoğlu’nun yeğeni Ahmet Altuğ Demirdöğen – Ankara eski milletvekili Cevdet Erdöl’ün oğlu Fatih Erdöl yeğeni Ahmet Ali Erdöl – Ankara eski milletvekili Haluk İpek’in yeğeni Akın Gelen - Artvin milletvekili İsrafil Kışla’nın oğlu Muhammed Fatih Kışla – Batman milletvekili Ziver Özdemir’in kardeşi Hüseyin Özdemir - Bingöl eski milletvekili Eşref Taş’ın yeğenleri Mehmet Fatih Taş ve Halil İbrahim Taş – Bursa eski milletvekili Bedrettin Yıldırım’ın oğlu Mehmet Burak Yıldırım – Çankırı milletvekili Hüseyin Filiz’in çocukları Cengizhan Filiz ve Oğuzhan Filiz, yeğenleri Yavuz Filiz, Yahya Burak Atalay, Ömer Mete Atalay – Çorum milletvekili Salim Uslu’nun oğlu Mehmet Yasir Uslu – Çorum milletvekili Cahit Bağcı’nın yeğeni Bulut Bağcı - Denizli milletvekili Mehmet Yüksel’in yeğeni İsmail Emrah Perdecioğlu – Düzce eski milletvekili İbrahim Korkmaz’ın yeğenleri Muharrem ve Zeynel Karakullukçuoğlu - Erzurum eski milletvekili Muhyettin Aksak’ın damadı Burak Dönmez – Erzurum milletvekili Adnan Yılmaz’ın yeğeni Kadri Gökhan Yılmaz
- Elazığ milletvekili Şuay Alpay’ın kardeşi Altan Alpay - Elazığ eski milletvekili Faruk Septioğlu’nun yeğeni Ali Rıza Septioğlu - Gümüşhane milletvekili Kemalettin Aydın’ın yeğeni Serkan Aydın – Isparta milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç’in yeğeni Kamil Hidayet Bilgiç – İstanbul eski milletvekili Ahmet Haldun Ertürk’ün damadı Mesut Alkan, oğlu Mehmet Selman Ertürk – İstanbul eski milletvekili Burhan Kuzu’nun yeğeni Muhsin Gülmüş - İstanbul eski milletvekili Türkan Dağoğlu’nun yeğeni Cem İbrahim Dölgen – İstanbul eski milletvekili Ünal Kacır’ın oğlu Mehmet Fatih Kacır – İzmir eski milletvekili Aydın Şengül’ün yeğeni Emrah Hisoğlu – İzmir eski milletvekili Mehmet Sayım Tekelioğlu’nun yeğeni Ali Burak Tekelioğlu – Kahramanmaraş eski milletvekili Nevzat Pakdil’in yeğeni Ahmet Enes Tekcan - Kars eski milletvekili Yunus Kılıç’ın yeğeni Ahmet Mesut Kılıç – Kırıkkale milletvekili Oğuz Kağan Köksal’ın yeğeni Mutlu Köksal – Kayseri eski milletvekili Ahmet Öksüzkaya’nın oğlu Süleyman Öksüzkaya – Konya eski milletvekili İlhan Yerlikaya’nın yeğeni Mustafa Yerlikaya
- Konya eski milletvekili Hüseyin Üzülmez’in oğlu - Ahmet Enes Üzülmez – Kütahya eski milletvekili Hasan Fehmi Kinay’ın yeğeni Süleyman Koyuncu – Malatya eski milletvekili Hüseyin Cemal Akın’ın damadı Ahmet Göktuğ Ertem – Manisa eski milletvekili Hüseyin Tanrıverdi’nin oğlu Mustafa Furkan Tanrıverdi - Manisa milletvekili Recai Berber’in oğlu Hasan Selim Berber – Mersin eski milletvekili Ahmet Tevfik Uzun’un yeğeni İbrahim Melih Ulusoy – Mersin eski milletvekili Çiğdem Münevver Ökten’in oğlu Emin Ökten ve Ertürk Ökten – Muş eski milletvekili Faruk Işık’ın yeğeni Muhammet İkbal Işık - Ordu eski milletvekili Fatih Han Ünal’ın yeğeni Göktürk Boz – Ordu milletvekili İhsan Şener’in yeğeni Ali Tahir Şener -n Osmaniye eski milletvekili Durdu Mehmet Kastal’ın yeğeni Muharrem Boztepe - Sakarya eski milletvekili Hasan Ali Çelik’in oğlu Emrullah Çelik – Sakarya eski milletvekili Ayhan Sefer Üstün’ün yeğeni Fatih Üstün – Sakarya eski milletvekili Şaban Dişli’nin damadı Fatih Danacı – Samsun eski milletvekili Mustafa Demir’in damadı Emre Aycan – Siirt eski milletvekili Osman Ören’in yeğeni Fatih Akkoyun – Siirt eski milletvekili Afif Demirkıran’ın yeğeni Bilal Aydın - Sinop eski milletvekili Mehmet Ersoy’un oğlu Remzi Burak Ersoy - Şanlıurfa eski milletvekili Abdulkadir Emin Önen’in yeğeni Ahmet Fuat Aksoy – Şanlıurfa milletvekili Halil Özcan’ın yeğeni Kenan Cedan Zeynepli - Şanlıurfa eski milletvekili Mehmet Akyürek’in oğlu İbrahim Halil Akyürek – - Şanlıurfa milletvekili Seyit Eyyüpoğlu’nun oğlu Mehmet Eyyüpoğlu, torunları İbrahim Eyyüpoğlu ve Bedrettin Eyyüpoğlu – Şırnak eski milletvekili Mehmet Emin Dindar’ın yeğeni Muhammed Dindar - Zonguldak eski milletvekili Köksal Toptan’ın yeğeni Talat Toptan
16 Ocak 2016 Cumartesi
BAKIN BENİM GİBİ DÜŞÜNENLER ÇOĞALIYOR
BANA GÜLENLER VARDI AKP İÇİN 2 YOL VAR
YA AKP HDP BAŞKANLIKTA ANLAŞACAK KARŞILIĞINDA APO VE ÖZERKLİK VERİLECEK
YADA HDP OY KAYBETTİĞİ İÇİN BARAJI AŞAMADIĞINDAN,MHPNİN ÜZERİNDE OYUNLAR OYNANARAK BİRBİRİNE DÜŞÜRÜLMESİNİ SAĞLAYARAK MHPNİNDE BARAJI AŞMASINI ENGELLEYEREK BASKIN SEÇİMLE HOP 400 KÜSÜR VEKİLİ ELDE ETMEK BAŞKANLIĞI VE ÖZERKLİĞİ GETİRMEKTİR.
BUNUN İÇİN SEÇİMDEKİ VAATLER ÇOK ZOR OLMASINA RAĞMEN ALELACELE VAATLER YERİNE GETİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR,VAATELERDE SEÇİM BARAJI DÜŞÜRÜLECEKTİ O NEDEN DÜŞÜRÜLMÜYOR?HADİ SAMİMİ İSELER DÜŞÜRÜLSÜNDE GÖRELİM
ÜNİVERSİTE HOCALARI,AKADEMİSYEN BOZUNTULARI,SÖZDE HÜMANİSTLER,PKK SEVİCİLERİ SİZ İKİ YÜZLÜSÜNÜZ,KALLEŞ KAHBE PKK BU GÜNE KADAR KAÇ ÖĞRETMENİ ÖLDÜRDÜ?KAÇ OKULU YAKTI?KAÇ BEBEĞİ KATLETTİ?KAÇ ÇOCUK KATLETTİ?KAÇ KADINI KATLETTİ?
KAÇ ASKER,POLİS,İMAM,MEMUR,SİVİLİ KATLETTİ?SİZ NEDEN
SİZLER BUGÜNE DEK EY PKK SEN DÜNYANIN EN ŞEREFSİZ KATİİSİN,ZALİMSİN HAİNSİN DEMEDİNİZ?SİZLERE BUNU SÖYLEMEK YERİNE DEVLETİ SUÇLAMAKMI DÜŞER?SİZLERDE İHANETE ORTAK OLDUNUZ BÖYLE ANILACAKSINIZ.
Teröristler Diyarbakır'da okul yaktı
Diyarbakır'da maskeli bir grup terörist tarafından bir okul molotof kokteylleri atılarak, ateşe verildi. Yangın olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri tarafından okul binasının tamamını sarmadan kontrol altına alındı.
Edinilen bilgilere göre, olay, merkez Bağlar ilçesi Yunus Emre Mahallesi'nde 1007'nci Sokak'ta meydana geldi. Burada bulunan Nuri Zekiye Has Ortaokulu'na saat 19.30 sıralarında giren yüzleri maskeli bir grup terörist, molotofkokteylleri atarak, binayı ateşe verdikten sonra kaçtı. Binanın alev alması üzerine çevrede bulunan vatandaşlar durumu itfaiyeye bildirdi. İtfaiye de polisi arayarak, bölgeye girebilmeleri için güvenlik önlemi alınmasını istedi. Bunun üzerine bölgeye zırhlı araçlarla çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Güvenliğin alınması üzerine okula gelen itfaiye ekipleri, yangını binanın tamamını sarmadan söndürdü.
Ardından polis ekipleri olay yeri incelemesinde bulunurken, kaçan teröristlerin yakalanması için çok yönlü çalışma başlatıldı.
15 Ocak 2016 Cuma
BUNLARDA BİLDİRİYE İMZA ATANLARIN HOCALARIYMIŞ BUNLARDA İMZAYA DESTEKÇİLER,BU TEK TARAFLI BİLDİRİYE İMZA VEYA DESTEK VEREN ÜLKEMİZE İHANET ETMEKTEDİR,HÜKÜMETİ ELEŞTİREBİLİRSİN,HATASI OLANLARI ELEŞTİREBİLİRSİN AMA TARAF OLUP ÇOCUK,KADIN,SİVİL,ASKER,POLİS KATİLİ KALLEŞ PKKYI GÖRMEZDEN GELEMEZSİN,DESTEK VEREMEZSİN BÖYLE DÜNYANIN HİÇ BİR YERİNDE BARIŞ BİLDİRGESİ OLMAZ SİZ İKİYÜZLÜLERSİNİZ,DIŞ ÜLKELERİN PROVAKATÖRÜSÜNÜZ KİMLERE HİZMET EDİYORSUNUZ?
Akademisyenlere hocalarından destek
Aralarında Prof. Dr. Korkut Boratav, Prof. Dr. Cem Eroğul, Prof. Dr. Taner Timur’un da bulunduğu akademisyenler yeni bir imza kampanyası başlattı.
“Barış için çağrıda bulunan akdemisyenlerin yanında olduğumuzu duyururuz” denilen ve 12 Eylül darbesinden sonra çıkarılan 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasasına dayanılarak üniversiteyle ilişikleri kesilen akademisyenlerin de imza attığı metinde “Türkiye’nin tamamını kendi iradesine tabi kılmak gibi beyhude bir çabayı ısrarla sürdüren otoriter zihniyetin hedef tahtasındaki 1128 bilim insanı, bugün; can güvenlikleri, mesleki çalışma ortamları ve iş güvenceleri itibarıyla büyük tehdit altındadır” ifadesi yer aldı.
Metnin tamamı şöyle:
Aşağıda imzası bulunan bilim insanları olarak, barış için çağrıda bulunan akademisyenlerin yanında olduğumuzu kamuoyuna duyururuz. Ülkemizin Güneydoğu bölgesinde aylardır devam eden çatışma ortamının yıkıcı ve onarılmaz etkileri olduğu açıktır. Bu ortamda kalıcı ve adil bir çözüm ve barış talep etmek, her bilim insanının topluma karşı vazgeçilmez sorumluluğu olduğu gibi, taraf olduğumuz tüm uluslararası insan hakları sözleşmelerinin hukuksal güvencesinde olan ve demokratik toplumun temel unsurlarından birini oluşturan ifade özgürlüğünün de doğal bir gereğidir.
“Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı imza metni ile 1128 akademisyen meslektaşımızın yükselttiği barış talebinin devleti yönetenlerce kriminalize edilmesi, barış içinde yaşama hakkına karşı bir tutum olduğu gibi, ifade özgürlüğüne de aykırıdır. Türkiye’nin tamamını kendi iradesine tabi kılmak gibi beyhude bir çabayı ısrarla sürdüren otoriter zihniyetin hedef tahtasındaki 1128 bilim insanı, bugün; can güvenlikleri, mesleki çalışma ortamları ve iş güvenceleri itibarıyla büyük tehdit altındadır. Unutulmamalıdır ki siyasi iktidarlara yönelik eleştiri hakkı, ifade özgürlüğünün esasıdır. Aynı şekilde, barış içinde bir arada yaşama ortamını tesis etmenin, siyasi iktidarların başta gelen görevi olduğu da hatırlanmalıdır.
İlk imzacılar:
Kampanya metninin ilk imzacıları emekli akademisyenler Prof. Dr. Cem Eroğul, Prof. Dr. Korkut Boratav, Prof. Dr. Mesut Gülmez, Prof. Dr. Nergis Mütevellioğlu, Prof. Dr. Taner Timur, Doç. Dr. Emel Memiş oldu. Metne Ankara Üniversitesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Fethi Açıkel, Prof. Dr. Funda Başaran Özdemir, Prof. Dr. Metin Özuğurlu, ODTÜ öğretim üyeleri Doç. Dr. Galip Yalman ile Prof. Dr. Necmi Erdoğan ile Kocaeli Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr.Yasemin Özdek de imza attı.
CHPYİ YÖNETENLER KİMİN PEŞİNDE?SİZ NASIL OLURDA PKKYA LAF SÖYLEMEYİP DEVLETİ SUÇLAYAN TARAF OLAN AKADEMİSYENLERE SAHİP ÇIKARSINIZ?BARIŞI BOZAN DEVLETMİ YOKSA MEYDAN OKUYAN KÜRT,TÜRK,ÇOCUK,KADIN,SİVİL,POLİS,ASKER ÖLDÜREN PKKMIDIR?AYRICA CHPDE RESMEN PKKYA DESTEK VERENLER VAR NEDEN?SÖZDE ERMENİ SOYKIRIMI YAPILDI DİYEN VEKİLİNİZ VAR NEDEN?SİZ NASIL ATATÜRKÜN PARTİSİSİNİZ?ATATÜRK YAŞAMIŞ OLSAYDI HİÇ BİRİNİZ ORANIN KAPISINDA BİLE OLAMAZDINIZ CHP 6 OKA DÖNMEDİKÇE BU PARTİDEN Bİ BAŞARI OLMAZ
CHP akademisyenlere sahip çıktı
TÜRK DEMOKRASİSİNE YENİ BİR LEKE
Tekin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Akademisyen Bildirisi ile ilgili açıklamalarının ardından yaşanan gelişmelere ilişkin CHP Parti Meclisi bildirisini açıkladı.
Gürsel Tekin’in okuduğu bildiride şu ifadeler yer aldı:
‘Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi’nin ‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ başlıklı bildirisine imza atan 1128 akademisyen üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı açıklamayı emir telakki eden yargının ve bazı üniversite yönetimlerinin harekete geçmesi Türkiye demokrasisine yeni bir leke düşürdü.
SOYSUZ AB.NİN SOYSUZ ÜYESİ FRANSAYA BAKIN
BİZE NE DİYOR KENDİ NE YAPIYOR HERKES GÖRSÜN
BUNLAR İKİYÜZLÜ ŞEREFTEN YOKSUNLARDIR
Fransa’da yerel dilde eğitime engel
Avrupa Bölgesel ve Azınlık Dilleri Şartı’nı onaylamayı reddeden Fransız Senatosu’ndan sonra, Fransız Millet Meclisi de bölgesel ve azınlık dillerinin kullanımının teşvik edilmesi için hazırlanan yasa teklifini reddetti.
Fransız Yeşiller Partisi tarafından, bölgesel ve azınlık dillerinin öğretiminin yoğunlaştırılması ve kamusal alan ve radyo ve televizyonlarda kullanılmalarının teşvik edilmesi amacıyla sunulan yasa teklifi 13’e karşı 14 oyla genel kurulda reddedildi. Teklif sol partilerin onayıyla komisyonda kabul görmüştü. Ancak genel kuruldaki oylamaya iktidardaki Sosyalist Parti mensubu milletvekillerinin çoğunluğu gelmeyince, teklif büyük ölçüde muhalefetteki sağ partilere mensup parlamenterlerin oylarıyla geri çevrildi.
Reddedilen yasa teklifinde, Fransızcaya ek olarak, Fransa’da konuşulan bir bölgesel dilde ulusal müfredata uygun, laik ve ücretsiz eğitim veren özel ilk ve orta öğretim okullarının kamu fon ve sübvansiyonlardan faydalanmalarının yolu açılıyordu. Teklifte yol işaretleri ve kamuya ait binalarda Fransızcaya ek olarak yerel dil kullanımının önü açılıyor; bölgesel ve azınlık dillerinin radyo ve televizyonlarda kullanımının teşvik edilmesine yönelik bir madde bulunuyordu.
'Anayasaya aykırı'
Fransız hükümeti, Meclis genel kurul oturumunda, “anayasaya aykırı oldukları” gerekçesiyle bu maddelere karşı tavır aldı. Fransa'da bölgesel dillerin hâlâ kullanımda olduğu illerde, kamuya ait bazı ilk öğretim okullarında Fransızcaya ek ve seçmeli olarak bölgesel bir dilde eğitim görmek mümkün. Ancak, bölgesel dil savunucuları mevcut uygulamayı yetersiz buluyor ve dernek statüsüyle kurulacak okulların, kamu fonlarından faydalanarak ve ulusal müfredata bağlı kalarak daha geniş ve doyurucu biçimde bölgesel dillerde eğitim verebilmesini istiyorlar.
Bölgesel dil savunucuları, bu dillerin kamuya ait radyo ve televizyonlarda daha yoğun kullanılmasını savunuyor, kamuya ait France-3 kanalının bazı bölgelerde günde sadece birkaç dakika yerel dilde yayın yapmasının yetersiz olduğunu söylüyorlar.
Fransa, Avrupa’da bölgesel ve azınlık dillerinin korunması, yaşatılması ve teşvik edilmesi amacıyla 1992 yılında Avrupa Konseyi bünyesinde hazırlanan “Avrupa Bölgesel ve Azınlık Dilleri Şartı”nı 1999 yılında imzalamış olmasına rağmen, onaylamayı reddediyor. Şart’ın onayı için 27 Ekim 2015 tarihinde Fransız Senatosu’nda bir yasa tasarısı oylamaya sunulmuş, büyük ölçüde sağ partilere mensup üyelerin karşı oy vermesi nedeniyle tasarı reddedilmişti. Şart’ın onayı, şu anda Cumhurbaşkanı olan François Hollande’ın seçim vaatlerinden biriydi.
Fransa gibi İtalya ve Rusya da Şart’ı imzalayıp, henüz onaylamamış ülkeler. Belçika, Bulgaristan, Yunanistan, İrlanda, Portekiz ve Türkiye ise Şart’ı henüz imzalamış değiller.
© Deutsche Welle Türkçe
Kayhan Karaca / Strasbourg
Deutsche Welle, 15.01.2016
AKLIMA GELENİ SÖYLİYEYİM
BİZİM YÖNETİCİLERİN YILLARCA PKKYA OLDUĞU GİBİ IŞİDE DESTEĞİ GAYRİ RESMİ KAÇ KEZ TESCİLLENDİ AMA HEP İNKAR EDİLDİ,IŞİDLİLER GENELDE (NİĞDE HARİÇ)PKKLILARI VE YABANCILARI HEDEF ALDI ACABA NEDEN?HDP VE PKK SEVERLER,SÖZDE HÜMANİSTLER IŞİDE VERYANSIN ETTİLER TERÖRİST VE KATİL DEDİLER AMA KENDİ PATRONLARI PKKYA İSE SESİNİ ÇIKARMAYI BIRAK DESTEKLEDİLER ARKALARINI YASLADILAR,HÜKÜMET İSE HER İKİSİNEDE DESTEK VERDİ MÜSAMAHA GÖSTERDİ İKİSİNİN PALAZLANIP GÜÇLENMESİNE SES ÇIKARMADI ACABA NEDEN?
TABİKİ BU DİĞER TERÖR ÖRGÜTLERİ SİYONİSTLERE,BÜYÜK İSRAİL PROJESİNE HİZMET ETMESİ İÇİN İSRAİL,AMERİKA,İNGİLTERE,RUSYA,AB KULLANMAKTADIR
TÜRKİYEYİ BÖLMEK PARÇALAMAK İSTEMEKTELER BAKIN IŞİDLİ BU SEFER NEDEN ACABA ALMANLARI SEÇTİ?RUSYA VE ALMANYA ÜLKEMİZ İÇİN TURİZMDE EN ÖNEMLİ ÜLKELERDİ BAKIN TURİST SAYISINDA GÜVENLİK NEDENİYLE ÇOK ZARAR EDİYORUZ ÇOK ANLAMLI DEĞİLMİ?
IŞİDİN EN SON BOMBALAMA OLAYINDAN SONRA HESAPTA BİZ GİDİP IRAK VE SURİYEYE BOMBA YAĞDIRDI 200 IŞİDLİ ÖLDÜRÜLDÜ DEDİLER,ACABA BİZİ IRAK VE SURİYE BATAKLIĞINAMI ÇEKİYORLAR?IŞİDLE BİZİ DÜŞMANMI EDİYORLAR?ÇOK SORULAR VAR
14 Ocak 2016 Perşembe
BİLDİRİDE KİMİN İMZASI VARSA TARAFDIR YANLIDIR İHANET İÇİNDEDİR ,BU DOĞRUDA BUNLARA MANDACI DENİYORSA AKPYE NE DEMELİ?ZİRA ÜLKEMİZDE HALA YABANCI ÜSLER ARTARAK DURMUYORMU?HALA YABANCI ASKERLER ARTARAK DURMUYORMU?SINIR HATTIMIZI AMERİKAN UÇAKLARI KONTROL ETMİYORMU?SINIRLARIMIZI EMANET PATRİOTLAR KORUMUYORMU?DAHA NEYİN MANDACILIĞIN MANDASINDAN BAHSEDEBİLİRSİNİZ?
BAZILARININ BEĞENMEDİĞİ DAHİ ATATÜRK İŞTE BU ÜSLERİ,YABANCI ASKERLERİ ÜLKEDEN KOVMUŞTU PEKALA SİZ NEDEN KOVMADINIZDA BİLHASSA ARTIRDINIZ?BU MANDACILIK DEĞİLMİ?
Tayyip Erdoğan, bölücü bildiriye imza atanları “mandacı” olarak niteledi
Erdoğan, “Kendilerine akademisyen diyenler, yalandan oluşan terör örgütünün dilini ve üslubunu kamuoyuna dayatmak istiyor” dedi.
SİVİLLERİ BİLE BİLE ÖLDÜREN KİM OLURSA OLSUN KATİLDİR
DEVLETE MİLLETE SALDIRANSA TERÖRİSTTİR VE CEZASI TÜM DÜNYADA BELLİDİR.
ŞU MANZARAYA BAKIN BUNA SEVİNEN AŞAĞILIK MAHLUKLAR VAR,BAZILARI KÜRT SİVİL ÖLÜNCE SEVİNİYOR BAZILARIDA TÜRK SİVİL, ASKER, POLİS ÖLÜNCE SEVİNİYOR YAZIKTIR GÜNAHTIR NE OLDU İNSANLIĞINIZA?
DEVLETE MEYDAN OKUYAN AYRI TOPRAK ,AYRI BAYRAK İSTEYEN KİM OLURSA OLSUN BAŞKALDIRDIYSA,İNSANLARI KATLEDİYORSA SİLAH SIKIYORSA KARŞILIĞINDA ÖLÜYORSA BU DÜNYANIN HER YERİNDE ÖLÜMÜ HAK ETMİŞTİR.
AMA SİVİLLER ÖLÜYORSA HANGİ TARAF ÖLÜRSE ÖLSÜN BUNA SEVİNİLMEZ DEVLETİN GÖREVİ ÇOK İYİ İSTİHBARAT TOPLAMAK CAN KAYIPLARINI AZALTMAKTIR,AMA NE YAZIKKİ İSTİHBARAT ÇOK KÖTÜ BU KAÇINCI ACI?HANGİ YETKİLİ İSTİFA ETTİ?BUDA DÜNYANIN HİÇ BİR YERİNDE OLMAZ.
AYDIN AYAĞIYLA VATANA İHANET EDEN O KADAR ÇOKKİ
HEM AYDIN DEMEK NEYE GÖRE AYDINDIR?ÖZEL YAŞAMINDA HER NANEYİ YERLER,YURT DIŞINDAN MADDİ BESLENİRSİNİZ
HANGİ ÜLKELERE ÇALIŞIYORSUNUZ? ONDAN SONRA TERÖRÜ YAPANA DEĞİL DEVLETE AHKAM KESERLER,EĞER AYDIN AYAĞINA TAKILACAKSANIZ ÖNCE DÜRÜST OLUN ONDAN SONRA YARGILAYIN,AYRICA DÜNYANIN HANGİ ÜLKESİNDE BU KADAR TERÖR YAPANI GÖRMEZDEN GELİRLER?HEMEN BUNLARI ASARLAR,SİZLERİDE TERÖRE DESTEKTEN YARGILARLAR.
DİYARBAKIR ÇINARDA DÜN GECE KALLEŞ PKKLILAR KAHBECE KATLİAM YAPTI,2 BEBEK,1 ÇOCUK,1 POLİS VE 2 SİVİL KATLEDİLDİ,PEKİ IŞİD İÇİN VAHŞİ DİYEN BAŞTA DEMİRTAŞ VE HDP,SÖZDE HÜMANİSTİZ DİYENLER,SÖZDE AYDIN GEÇİNEN TARAF HAİN AKADEMİSYENLER NEDEN ÇIKIPTA HİÇ BİR ÖLÜMDE PKKYI SUÇLAMAZSINIZ?NEDEN DEVLETE MEYDAN OKUYORSUNUZ DEMEZSİNİZ?NEDEN BEBEK,ÇOCUK,SİVİL,ASKER,POLİS,KÜRT,TÜRK,ARAP,VB.
İNSANLARI ÖLDÜRÜYORSUNUZ KATİLLER DEMİYORSUNUZ?
SİZLER YANİ PKK,YDGHYE,PYDYE KATİLSİNİZ DEMEYENLER SİZDE BU SUÇLARA ORTAKSINIZ,SİZEDE IŞİDLİLER YAPINCA SAKIN AĞLAYIP SIZLAMAYIN DİNSİZİN HAKKINDAN İMANSIZ GELİR MİSALİ.
ÖLENLERE ALLAH RAHMET ETSİN,YARALILARADA ACİL ŞİFALAR DİLİYORUM
KAHROLSUN PKKLILAR VE DESTEKÇİLERİ
11 Ocak 2016 Pazartesi
BEYAZA GELENE KADAR DİREK PKK İLE MASAYA OTURANLAR,PKKNIN ŞEHİRLERDE DOLAŞMALARINA,
SİLAHLANMALARINA,GÜÇLENMELERİNE İZİN VERENLER HAKKINDA SORUŞTURMA AÇILMALI,HANGİ TERÖR ÖRGÜTÜ OLURS OLSUN KİMLER BUNLARA DESTEK VERİYORSA YARGILANSIN
YA ARKADAŞ BEN ANLAMAKTA ZORLUK ÇEKİYORUM EVET BEYAZ DAHA DİKKATLİ OLMALI VE YAYINA KATILAN SÖZDE ÖĞRETMENE HAK ETTİĞİ CEVABI VERMELİYDİ,HATASINI ANLADI ÖZÜR DİLEDİ BUDA TAMAM,İYİDE NASIL BEYAZA TERÖR SORUŞTURMASI AÇILIR?EĞER TERÖRE DESTEKTEN DOSYALAR AÇILACAKSA ÖNCE AKPLİ BAZI BAKANLAR,
VEKİLLER,AKPLİ BÜROKRATLAR,GAZETECİLER,
TV YORUMCULARI,BAZI VALİLER,BAZI BELEDİYE BAŞKANLARI VE İSMİNİ SAYAMADIKLARIMDAN BAŞLAMAK GEREKMEZMİ?BU ÜLKEDE PKKLI YAKADIKLARI İÇİN SORUŞTURMA,CEZA ALANLAR OLMADIMI?PKKYI GÖRSENİZDE ELLEMEYİN DENMEDİMİ?HABURDAN GELENLERİ TÖRENLE KARŞILAMADILARMI?OSLADA MASAYA OTURMADILARMI?SİLAHLANMALARINA,HENDEK KAZMALARINA İZİN VERMEDİLERMİ?DEMEK ÖNCE BUNLARDAN BAŞLAMAK GEREK,KİM HANGİ TERÖR ÖRGÜTÜ OLURSA OLSUN ONA DESTEK VERİYORSA HEPSİ YARGILANMALI CEZA ALMALIDIR
MECLİSTE ANAYASAYI DEĞİŞTİRMEK İÇİN KOMİSYONA GİREN PARTİLER SÖZÜM,SÖZÜMÜZ SİZLEREDİR
EĞER SİZLER TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ DEĞİŞTİRMEK,
YENİ BİR REJİM YARATMAK BAŞKANLIK,
BAŞKANLIKLA EYALET,ÖZERKLİK GİBİ ŞEYLER YAPMAK İSTERSENİZ UNUTMAYIN SİZİN KARŞINIZDA BİZLER GİBİ VATANSEVER İNSANLARI BULACAKSINIZ,HEM BU DÜNYADA HEM AHİRETTE HESABINI SORARIZ.
BUNLARI YAPAN HANGİ VEKİL OLURSA OLSUN HALKIN NAZARINDA TÜRKİYEYE İHANET ETMİŞ KABUL EDİLECEKSİNİZ ASLA NE BAŞKANLIK NEDE TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ DEĞİŞTİRECEK ANAYASA İSTEMİYORUZ
10 Ocak 2016 Pazar
BU RESME BAKIP ŞÜKRETSEK BUNLARA SAHİP ÇIKMAMAK OLMAZMI?AFRİKADA,ORTADOĞUDA ÇOK ZOR DURUMDA OLANLAR VAR VE BİZ SADECE HEP SEYREDİYORUZ
KOMŞUN AÇKEN TOK YATILMAZ DER PEYGAMBERİMİZ
AMA BİZİM İSLAM ÜLKELERİNİ YÖNETENLER ANCAK KENDİLERİNİ,AİLELERİNİ,DÜŞÜNÜRLER SERVETLERİNE SERVET KATARLAR,ŞAŞAA İÇİNDE YAŞARLAR
SİYONİST MASONLARIN MAŞALARI OLMUŞLAR ZATEN AFRİKANIN VE ORTADOĞUNUN BU HALDE OLMASININ SEBEPLERİ BUNLARDIR
BU ÖĞRETMENİM AYAĞIYLA BEYAZ SHOV PROGRAMINA KATILDI CANLI YAYINLAR TEHLİKELİDİR BEYAZ BU KADININ OYUNUNA GELDİ,BAKIN BU KADININ BOYNUNDAKİ PKKNIN RENKLERİ DEĞİLMİ?HDP MİTİNGİMİ PKK MİTİNGİMİ GÖRÜN
ÇOCUKLARI KULLANARAK ÖĞRETMENLERE SİTEM ETMEK ZALİMLİK DEĞİLMİ?PKK ORDA OKULLARI YAKMADIMI?
ÇOCUKLAR İÇERDEYKEN MOLOTOF ATMADIMI?BAHÇELERE BOMBA BIRAKMADILARMI?KAÇ TANE ÖĞRETMEN ÖLDÜRMEDİLERMİ?CAN GÜVENLİĞİ OLMAYAN ÖĞRETMEN NEDEN KALSINKİ?HANGİNİZ KIZINIZIN OĞLUNUZUN BU ŞARTLARDA ORDA ÖĞRETMENLİK YAPMASINI İSTERSİNİZ?
BU KADININ HALKI KANDIRMAK VE GALEYENA GETİRMEKTEN YARGILANMALI BUNUN YÜZÜNDEN İNSANLAR KUTUPLAŞTI
PKK,PYD,YPG,YDGH,PJK NİN İÇİNDE KAÇ ÜLKEDEN TERÖRİST VAR
ERMENİSTAN,İSRAİL,AMERİKA,İNGİLTERE,ALMAN,FRANSA,SURİYE,
İRAN,IRAK VB.ÜLKELERİN ADAMLARI ORDA TERÖRİSTLİK YAPIYORLAR
HEPSİ TÜRKİYEMİZİ BÖLMEYE ÇALIŞIYORLAR BÜYÜK İSRAİL İÇİN BU ŞART BAZI KÜRTLERDE BUNA ALET OLUYOR HERKES ANLASIN VATANIMIZA HEP BERABER SAHİP ÇIKALIM BÖLÜNMEYELİM
VATANIMIZ BİR BAYRAĞIMIZ HEP BİR OLSUN
7 Ocak 2016 Perşembe
Akp hükümeti hesapta çok milliymiş bi sorgulayalım
Hükümet geldi geleli devlete ait çok şeyi özelleştirmekle bunları yabancılara satmakla özellikle siyonistlere satmakla ne kadar millileşmiştir?
bankacılık sektörü yabancıların elinde değilmi?kaç tane bankamız milli kaldıki?türk telekom gibi ülkeler için stratejik kurumu satarak ne kadar milli olunabilirki?tüpraş, petkim,tekel,limanlar,tv kanalları,cep telefonları kurumları,araç muayene istasyonları,iett garajı,fabrikalar
madenler,arsalar,evler,şirketler,topraklar satmaklamı milli olunuyor ilerde filistin gibi olunmayacağını kim garanti edebilirki?
Ülkemizde bulunan üslere yenileri katmakla,yeni askerlerin,uçakların,teçhizatların ülkemize konuşlanmasıylamı milliler?
pkkya,ypgye,pydye apaçık destek malzeme veren ülkelerle hala müttefik olduğumuz içinmi milliler?
yurt dışında türklüğün itibar kaybetmesiylemi zarar görmesiylemi millileştiler?
Atatürkün zamanındaki gibi ülkemizi yabancı ülkelerin natonun üslerinden,yabancı askerlerden,teçhizatlardan temizlemeli geri göndermeliyiz
yabancılara emlak,toprak,şirket,maden,fabrikalar,liman,telekom ve gsm operatörlerinin vb.şeyleri satmaktan geri dönülmesi ve tekrar Atatürkün zamanındaki gibi milli olunması gerekiyor,yoksa kimse türkiye şu an çok milli diye kimse palavra atmasın her şey ortada.
Akp hükümeti dindar deniyor biraz sorgulayalım
Ülkemizi yönetenler hesapta çok fazla dindar ve onlarla hareket eden,onlara koşulsuz biat eden inanan ben çok daha müslümanım diye geçinenler var,bunlar kafayı atatürke,laikliğe kafayı takmış onla pirim yapıyorlar,ama ülkemizde başka olan şeyleri görmezden geliyorlar acaba neden?
madem ülkeyi yöneten parti çok dindar neden müslümanlığın en büyük düşmanı siyonist masonlara,illüminaticilere,satanistlere,misyonerlere karşı neden bişeyler yapmazlar?müslümanım diyen herkesin bu yukarda yazılanlara karşı çıkması ve savaşması gerekmezmi?kızdığınız atatürk ülkemize zararlı diye dünyada mason localarını hayatı pahasına kapatan tek lider bunu bilmenize rağmen hala iftira atmaya çalışırsınız,peki neden devleti yönetenlere ve hükümete ya siz neden müslüman olmanıza rağmen islama düşmanlık eden kökü dışarda olan bu oluşumlara izin verirsiniz neden kapatmazsınız demiyorsunuz?yada sizler kişisel olarak neden mücadele etmezsiniz?ülkenin her yerinde misyonerler var boşlukta olan insanlara hileyle,parayla,çıkarla ve başka şeylerle düşüncelerini çelerek din değiştitriyorlar neden çok dindar hükümet buna müsamaha gösteriyor?ülkemizde resmi gayri resmi kiliseler durmadan neden artıyor?neden bunları kontrol etmiyorlar?kötü niyetlileri neden cezalandırmıyor?ben kimsenin inancını sorgulamıyorum kim neye inanırsa inansın,isterse hiç birşeye inanmasın o onu bağlar ona asla karışmam karışanada sanane derim hesap ALLAHA verilir
derim,taki benim inancıma,bizim insanlarımıza,vatanımıza,dinimize zarar vermeye başladıkları ana kadar,işte her müslüman uyanmalı bunları sorgulamalıdır gerektiğinde savaşmalıdır,bakın bunlarla ne cemaatler,ne hocalar,ne şeyhler,nede çok dindarım ayağındakiler savaşmıyor peki neden savaşmazlar?bunların asıl amacı bu olması gerekmezmi?ama onlarda islama çeşitli yoldan zarar veriyorlar birbirlerini yiyiyorlar bakın islam coğrafyasına en çok zararı müslüman müslümana vermiyormu?mezhep,tarikat,güç savaşları yüzünden olan islama olmuyormu?neden islamcılar bir araya gelip tek olmuyor?aynı ülkemizdekilerde öyle değilmi? neden cemaatler tarikatler bir olup islamiyet için dış güçlerle savaşmaz?zorda olan müslümanlara yardım etmez?neden yukardaki islam düşmanlarıyla mücadele etmezler?onlar anca ülke içinde kendi çıkarlarını korusunlar millete verirler talkımı yutarlar salkımı misali.
Birde hesapta akp hükümeti israille kavga etti diye gösterdiler ama ithalat ihracatta neden hep artış oldu diye hiç sorgulamadınız neden acaba?
Akp hükümetine oy verenlerin bazıları şunu diyor onlar dindar ondan atıyorum peki oy verdiniz tamam peki sorgulama mekanizmanız neden çalışmaz? mesela kaset olaylarında mhp vekilleri,cübbeli ahmet hoca,chp başkanı baykala hemen ceza kestiniz dimi?beterini akp hükümetini ve devleti yönetenlerde tapelerle kasetlerle,dinlemelerle çıkınca niye inanmadınız neden onlarada ceza kesmediniz?neden yalakalıkta sınır tanımayan akplilerden bazıları tayyip erdoğanı ALLAH ta olan sıfatlar ondada var diyen,2.peygamber diyen,peygamber sıfatları taşıyor diyen vb. akplilere neden ses çıkarmadınız?neden efkan alaya peygamberde kibir vardı bizde yoktu demesine,egemen bağışın bakara makarası yaparak kuranla dalga geçmesine vb. şeylere neden bir müslüman olarak siz ses çıkarmadınız?rüşvetlere,ayrımcılıklara,hırsızlıklara,şaşaalara,israfa,akpnin içinde dürüstlük yapıp yanlışları konuşanların kovulmalarına,abdullah gülün bile harcanmasına vb.şeylere siz bir müslüman olarak neden ses çıkarmadınız?kaçak olarak mahkemelerce tesbit olan yerleri yıktırmayan hükümete neden tepkisizsiniz?ama bir gecekondu kaçak olunca yıkılınca yapmasaydı dersiniz,sizin islam anlayışınız bumudur?bunlar islamın neresinde var?bizler birey olarak kendimizden yada ailelerimizden sorumluyuz,ama devleti,hükümeti,belediyeleri yönetenler herkesi bağlar hem adalete,hem insanlığa hemde islama yakışır olmak zorundalar gerektiğinde hesap vermelidirler.
ASKERİ OKULLARLA VE ASKERİYEYLE OYNAMANIN BEDELİ AĞIR OLUR
NEDEN OTURMUŞ DÜZENİ AMERİKAYLA EŞ TUTUYORSUNUZ?
TSK, ABD modeli üniversite kuruyor: Harp akademileri kapatılıyor mu?
TSK, Ulusal Savunma Üniversitesi'ni kurma hazırlığında.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) uzun süredir gündeminde tartıştığı Ulusal Savunma Üniversitesi'ni kurmaya hazırlanıyor. Bu amaçla Genelkurmay'dan bir heyet ABD’deki Savunma Üniversitesi'ni inceledi. Kurulacak üniversitede general ve amirallerin görev alanlarına ilişkin doktora ve doktora sonrası bilimsel eğitim yapması, sivillerden uzman yetiştirilmesi hedefleniyor.
Cumhuriyet gazetesinin haberine göre; kurulacak üniversite için ABD ve Hindistan modelleri üzerinde duruluyor. Hindistan modeline göre tüm harp okullarının ve bünyelerindeki enstitülerinin kapatılması gerekiyor. Bu modelde, harp okullarındaki öğrencilerin tamamı üniversiteye bağlı olarak okuyor, daha sonra kara, deniz ve hava sınıfına ayrılıyor.
Ancak Türkiye’de bu modelin gerçekleştirilmesi olasılığının zayıf olduğu belirtiliyor. Bu durumda ön plana çıkan ABD modelinde askeri personel ve siviller Ulusal Savunma Üniversitesi'nde öğrenim görüyor.
Türkiye'de harp okulları ve Harp Akademileri’nin bünyesindeki enstitülerin kapatılarak "ulusal savunma üniversitesi" bünyesinde toplanması planlanıyor.
5 Ocak 2016 Salı
OBAMA MEDYANIN ÖNÜNDE SAHTE TİMSAH GÖZYAŞI DÖKTÜ,HESAPTA SİLAHA SAVAŞ AÇTI ULENNN ÜLKEN DÜNYAYA SİLAH SATMIYORMU?O SİLAHLARI HER İKİ TARAFA VERİYORSUNUZ HER İKİ TARAFI DÜŞMAN EDİYORSUNUZ SİZ HEM PARA KAZANIYORSUNUZ HEMDE ARAYA GİRİP BU SEFER YÖNETİMLERİDE ELE ALMIYORMUSUNUZ?DÜNYADAKİ ÇOĞU TERÖR ÖRGÜTLERİNİ SİZ KURMADINIZMI?ONLARA SİLAH VEREN SİZ DEĞİLMİSİNİZ?ÜLKE SAVAŞLARINI SİZ ÇIKARMIYORMUSUNUZ?DÜNYANIN SIKINTILARININ SEBEBİ SİZ SİYONİSTLER DEĞİLMİSİNİZ?
KALKMIŞ MEDYANIN ÖNÜNDE SAHTE ZORLAMAYLA 2 DAMLA GÖZ YAŞI DÖKÜYORSUN ANALARIN GÖZYAŞLARINI HİÇ HİSSETTİNMİ ACABA?ÖLEN ÇOCUKLARIN AİLELERİN FERYATLARINI DUYDUNUZMU?SİZİN YÜZÜNÜZDEN ÇIKAN SAVAŞTAN SURİYEDEN KAÇAYIM DERKEN DENİZLERDE ÖLEN BEBEKLERİ GÖRÜP UTANDINIZMI HİÇ SİYONİSTLER?AFRİKA DESEN FACİA,ORTADOĞU DESEN PERİŞAN BUNLARIN MÜSEBBİBİ SİZ SİYONİST MASONLARSINIZ OBAMA
GERÇEKTEN ZALİMLERDENSİNİZ SİZLER
ALLAH SİZDEN BUNU MUHAKKAK SORMALI SORACAKTIRDA
BU KADAR ŞEHİT VERMEMİZİN BAŞLICA SORUMLUSU SİYASETEN AKP,HDPDİR
BİZ PKKYA BU KADAR MÜSAMAHA GÖSTERMEYİN BAKIN SİLAHLANIYORLAR,YOL KESİYORLAR V.B ŞEYLER SÖYLEDİK ONLAR HABURLA BAŞLADI OSLOYLA DEVAM ETTİ EFKAN ALA ÇOK KALABALIK PKKLI GELİYOR NE YAPALIM DEDNDİĞİNDE
İSTERSE KARŞINIZA 100 PKKLI ÇIKSA GÖRMEYİN DENMEDİMİ?PKKLI VURDULAR DİYE SUBAY,ASKER YARGILANMADIMI?VB,ŞEYPKKNIN BİTME NOKTASINDAN BU KADAR PALAZLANMASINA BU İKİ PARTİ YOL AÇMIŞTIR.
Bölücü terör örgütü PKK, 7 Haziran seçimlerinin ardından dağdan şehirlere indi. Hendek, pusu ve tuzaklarla kahpeliklerine devam etti
1 Kasım’dan sonra yangın yerine döndü
İhanet sürecinin askıya alındığı 7 Haziran seçimleri ile 1 Kasım seçimleri arasında 167 güvenlik görevlisi şehit olmuştu. 1 Kasım seçimlerinden sonra Doğu ve Güneydoğu’da uygulanan sokağa çıkma yasakları ile yaşanan çatışmalar artarak devam etti.
Sur’da 11 polis ve 4 asker kaybettik
Yangın yerine dönen Sur ilçesinde çatışmaların başladığı 1 Temmuz’dan bugüne kadar 11’i polis, 4’ü asker toplam 15 şehit verdik. 33 güvenlik görevlisinin yaralandığı çatışmalarda seken kurşunların isabet ettiği 3’ü çocuk 7 kişi de yaralandı.
Hastanelere roket vatandaşa kurşun
Sivil halkı da hedef alan bölücü teröristler, başta asker hastanesi olmak üzere 5 sağlık kuruluşuna roketle saldırdı. Bölgede çok sayıda okul, cami ve işyeri yakıldı, marketler yağmalandı, öğrenci yurtları ve bazı evler kurşunlandı.
Yürek dağlayan bilanço
Haziran’daki genel seçimden hemen sonra artış gösteren bölücü terör olaylarında bugüne kadar 258 güvenlik görevlisi hayatını kaybetti. Sadece Sur’da 16 şehidimiz var.
Terör örgütü PKK’nın şehir merkezlerine kazdığı hendekleri kapatmak için operasyon düzenleyen güvenlik güçleri, teröristlerle çatışmaya devam ediyor. 1 Kasım 2015-5 Ocak 2016 tarihleri arasında toplam 53 güvenlik görevlisi şehit oldu. Yeni yıla girilirken şehit haberleri gelmeye devam ediyor. 1 Ocak-5 Ocak arasında da 6 şehit verildi. Böylece, 7 Haziran 2015’ten bugüne kadar toplam 258 şehit verilmiş oldu. Sur’da ise 6 ayda teröre 16 şehit verildi.
1 Kasım 2015-5 Ocak 2016 tarihleri arasında meydana gelen olaylar ve şehit sayıları şöyle:
4 Kasım: Hakkâri Yüksekova bölgesinde yürütülmekte olan operasyonda 2 askerin şehit olduğu, 1 asker yaralandı.
5 Kasım: Diyarbakır Dicle ilçesi kırsalında çıkan çatışmada Uzman Çavuş Beytullah Tercan şehit oldu, bir astsubay da yaralandı. Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde çıkan çatışmada yaralanan bir polis memuru da şehit oldu.
7 Kasım: Şırnak’ın Uludere ilçesi nde teröristlerce önceden yerleştirildiği değerlendirilen patlayıcının infilak etmesi sonucu 1 asker şehit oldu.
10 Kasım: Şemdinli’den Yüksekova’ya intikal eden konvoyun teröristlerin saldırısında bir asker şehit oldu. Silopi ilçesinde de polis aracına bombalı saldırıda 3 polis şehit oldu, 1 polis de yaralandı. Hakkari’de de askeri konvoya düzenlenen saldırıda ağır yaralanan Özel Harekat Polisi Mustafa Yavaş, GATA’da şehit oldu.
11 Kasım: Şırnak Silopi ilçesi’nde teröristlerin yola döşediği bombanın infilak ettirilmesi sonucu yaralı olarak kaldırıldığı hastanede Özel Harekat polisi şehit oldu. Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde PKK’lıları etkisiz hale getirmek için düzenlenen operasyonda çıkan çatışma bir teğmen şehit oldu.
13 Kasım: Genelkurmay Başkanlığı, Van’da 1 askerin şehit, 3 askerin de yaralandığını bildirdi. Diyarbakır Lice bölgesinde bölücü terör örgütü mensuplarınca önceden yerleştirilen el yapımı patlayıcı düzeneğinin infilak etmesi sonucu 2 asker şehit oldu.
22 Kasım: Diyarbakır ili Sur ilçesinde bir zırhlı aracın kaza yapması sonucu yaralanan üç askerden birisi şehit düştü.
23 Kasım: Diyarbakır’da sokağa çıkma yasağının kaldırıldığı Silvan ilçesinden dönen askeri aracın devrilmesi sonucu yaralanan 3 askerden biri tedavi gördüğü hastanede şehit oldu. Silvan’da 5 Kasım’da yaşanan çatışmalarda ağır yaralanan Komiser Yardımcısı Enis Kırımlı da tedaviye cevap veremeyerek şehit oldu. Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde, trafik polisi ekip aracına uzun namlulu silahlarla düzenlenen saldırıda 1 polis şehit oldu, 1 polis de yaralandı.
24 Kasım: Şırnak’ın Cizre ilçesi Yafes Mahallesi’nde 1 komiser şehit oldu.
28 Kasım: Diyarbakır’da Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürüldüğü çatışmada 2 polis memurunun da şehit olduğu açıklandı.
30 Kasım: Mardin’in Derik ilçesinde teröristlerce askeri bir araca roketatarlı saldırı düzenlendi. Saldırıda 1 asker şehit oldu, 1 asker yaralandı.
3 Aralık: Mardin’de teröristlerin yola döşedikleri bombanın patlaması sonucu Uzman Çavuş Ergün Karaca şehit oldu.
5 Aralık: Diyarbakır’ın Sur ilçesinde keskin nişancı tüfeği Kanas ile vurulan 1 polis memuru şehit oldu, 1 polis memuru da yaralandı. Şırnak ili Cizre ilçesinde bir özel araca düzenlenen silahlı saldırı sonucunda iki güvenlik görevlisinin şehit olduğu bildirdi.
8 Aralık: Mardin’in Nusaybin ilçesinde çıkan çatışmada ağır yaralanan özel hareket polisi İsmet Bilgin, şehit oldu.
9 Aralık: Diyarbakır’ın Sur ilçesinde Kurşunlu Cami civarında bomba olabileceğine yönelik çalışmalar sırasında uzun namlulu silahlarla düzenlenen saldırıda polis memuru Haydar Çetin şehit oldu.
15 Aralık: Diyarbakır’da polise yönelik düzenlenen bombalı saldırıda 1’i şube müdürü 2 polis şehit oldu.
18 Aralık: Şırnak’ın Cizre ilçesinde devam eden sokağa çıkma yasağında çıkan çatışmada bir uzman çavuş şehit oldu.
19 Aralık: Diyarbakır’ın sokağa çıkma yasağı bulunan merkez Sur İlçesi’nde çıkan çatışmada, PKK’lıların keskin nişancı tüfeği Kanas ile açtığı ateşte 1 uzman çavuş şehit oldu, 1 uzman çavuş yaralandı.
20 Aralık: Şırnak’ın Cizre ilçesinde yürütülen operasyonlarda 1 asker şehit oldu.
21 Aralık: Diyarbakır’ın Sur Sur ilçesinde PKK’lı teröristlerin daha önce tuzakladıkları el yapımı patlayıcıyı infilak ettirmeleri sonucu bir uzman çavuş şehit oldu. Bitlis’te, terör örgütü PKK mensuplarınca el yapımı patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu 2 asker şehit oldu. 1’i ağır, 9 asker de yaralandı.
22 Aralık: Bitlis’in Sehi Ormanları bölgesinde 2 askerin şehit düşmesi ve 8 askerinde yaralanmasından sonra bölgede başlayan operasyonlarda 1 asker daha şehit düştü. Şırnak’ta PKK’lıların devriye görevi yürüten polis zırhlı aracına düzenlediği roketatarlı saldırıda 1 polis memuru şehit oldu, 2 polis de yaralandı.
23 Aralık: Diyarbakır’ın sokağa çıkma yasağı bulunan Sur İlçesi’nde bugün PKK’lıların sokağa önceden yerleştirdiği patlayıcıyı infilak ettirmeleri sonucu 1 uzman çavuş şehit oldu, 5 asker ile yoldan geçen 1 vatandaş yaralandı.
25 Aralık: Şırnak’ın Cizre ilçesinde güvenlik güçleri ve PKK’lı teröristler arasında çıkan çatışmada 1 uzman çavuş şehit oldu.
27 Aralık: 18 aydır GATA’da tedavisi devam ederken kurtarılamayarak şehit düşen Jandarma Er İsa Karakaş (23) memleketi Gaziantep’te toprağa verildi. Şırnak’ın Cizre ilçesinde Zırhlı Kobra Aracının geçişi sırasında önceden yerleştirilen El Yapımı Patlayıcının infilak ettirilmesi ile 3 askerin şehit olduğunu açıkladı.
28 Aralık: Şırnak’ın Silopi İlçesi’nde PKK’lı teröristlerin saldırısında 1 asker şehit oldu, 1 asker yaralandı.
1 Ocak: Şırnak’ın sokağa çıkma yasağı bulunan Cizre İlçesi’nde PKK’lılarla bu gece çıkan çatışmada 1 Özel Harekat polisi şehit oldu, 4 polis memuru da yaralandı. Diyarbakır’ın Sur ilçesinde PKK’nın kazdığı hendekleri kapatmak için operasyon yapan polislere bombalı saldırı düzenlendi. Bir hendeğe konulan bombanın patlatılması sonucu 2 polis şehit oldu, 2 güvenlik görevlisi yaralandı.
4 Ocak: Diyarbakır’ın merkez Sur İlçesi’nde gece PKK’lı teröristlerle çıkan çatışmada 2 asker şehit oldu. Yine aynı ilçede PKK’lı teröristlerin keskin nişancı tüfeği Kanas ile açtığı ateşle yaralanan Özel Harekat polisi Musa Yüce, tedavi gördüğü Asker Hastanesi’nde şehit oldu.
5 Ocak: Sur’da teröristlerin uzun namlulu silahlarla ateş açması sonucu 1 köy korucusu şehit oldu.
(CİHAN)
BU ŞEHİT DÜŞENLERİN NEDEN HEPSİNİN DURUMU YOK?
NEDEN HEP FAKİR AİLELER?YAZIK ÇOK YAZIK
BAKIN FAKİRLİK SADECE DOĞU VE GÜNEYDOĞUDA YOK ÇOK İLDE İNSANLARIN DURUMU OLMAMASINA RAĞMEN KİMSE DEVLETE MEYDAN OKUYUP SİLAHLANMA YOLUNA GİTMİYOR,TERÖR ÖRGÜTÜ KURMUYOR BU ZİHNİYET VE HAİNLİK MESELESİDİR
Diyarbakır’da şehit olan Uzman Çavuş Nuh Özdemir’in ailesine acı haberi vermek üzere köyüne giden yetkililer, yürek burkan bir manzara ile karşılaştı.
Uzman Çavuş Nuh Özdemir, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde PKK'lı teröristler tarafından henüz 26 yaşındayken şehit edildi. 2 yıldır görev yapan ve 1,5 yıllık evli olan şehit asker, geride 5 aylık hamile eşi Leyla'yı ve gözü yaşlı ailesini bıraktı.Acı haberi vermek üzere önce şehit askerin babası ve eşinin yaşadığı Samsun'un İlkadım ilçesine giden askeri yetkililer, daha sonra şehidin annesinin yaşadığı Ordu'nun Akkuş ilçesine bağlı Salman köyüne doğru yola koyuldu. 8 kilometrelik yolu tam 4 saatte alan yetkililer, köye ulaştıklarında ise adeta yıkıldı. Ailenin sıvası bile olmayan tuğladan evini resmi araçların ışıkları aydınlatırken, şehidin annesi Esme Özdemir'in (60) ellerinde sıkı sıkı tuttuğu şey ise herkesin dikkatini çekti.
Dikkatli bakıldığında, tek katlı köy evinin naylonla kaplı duvarının önünde gözyaşlarına boğulan annenin, oğlundan yadigar kalan yün çorapları tuttuğu anlaşıldı. Oğlunun şehit olmadan 4 gün önce helallik alarak evden ayrıldığını ve Diyarbakır’a döndüğünü söyleyen acılı anne, kendisine de giderken çoraplarını verdiğini anlattı.
Acısını ağıtlarla dile getiren annenin sözleri yürek burktu: "Çoraplarını bile bana bıraktı giderken. Onu doya doya kucakladım. ’Anam hakkını helal et, ben gideyim’ dedi. 4 oğlum vardı, 3 oğlum kaldı. Vatan sağolsun, ne diyeyim yavrum senin için. Şehit anaları ağlarken ben de ağlıyordum, onlarla yavrum. Ben de ağlayacak mışım datlu (tatlı) yavrum..."
Operasyona çıktığı Pazar günü saat 23.25’de Facebook hesabından son olarak, ’iyi geceler' yazan şehit Nuh Özdemir’den geriye ise, annesine hatıra bıraktığı çorabı ile Ordu’dan ayrılırken eşi ve yeğeni ile birlikte çektiği selfie fotoğrafı kaldı.
ŞEHİT ASKERİN CENAZESİ MEMLEKETİNE UĞURLANDI
Jandarma Uzman Çavuş Nuh Özdemir’in naaşı, Diyarbakır'da bu sabah düzenlenen törenin ardından memleketine uğurlandı.
Diyarbakır Asker Hastanesi’nde düzenlenen törene Vali Hüseyin Aksoy, 7. Kolordu ve Garnizon Komutanı Korgeneral İbrahim Yılmaz, Muharip Hava Kuvvet Komutan Yardımcısı Korgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu, 16. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Savaş Beyribey, Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, vali yardımcıları, kaymakamlar ile askeri ve mülki erkan katıldı.
Tören şehidin naaşının katafalka koyulmasıyla başladı. Özgeçmişinin okunmasının ardından 7. Kolordu Komutanlığı’ndan Üsteğmen Burak Tunç Bilek, birlik adına konuşma yaptı. Bilek, “Bölücü terör örgütü hendek kazıp barikat kurarak personelimize sinsice saldırarak, vatandaşlarımızı silah zoruyla canlı kalkan gibi kullanarak, yol kesip seyahat özgürlüğünü engelleyerek hedef gözetmeksizin saldırılarına devam etmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri olarak, bölücü terör örgütü mensuplarının amaçlarına ulaşmasını engellemek adına görevimize kararlılıkla ve azimle devam edeceğiz” dedi.
Konuşmanın ardından Diyarbakır İl Müftüsü Burhan İşliyen tarafından şehit için dua edildi. Daha sonra şehidin naaşı defnedilmek üzere memleketi Ordu’ya uğurlandı.
NEDEN BİLİM ADAMLARIMIZIN BU MÜTHİŞ İCADI GEREKTİĞİ İLGİYİ GÖRMEDİ?NEDEN BUNA KİMSE DESTEK VERMEZ?
Tıp tarihinde çığır açan buluş
Birçok ülkenin uzun yıllardır bulmak için uğraştığı yapay kan, Türk bilim insanlarınca üretildi. Uzun süre saklanabilen ürün, her grupta kullanılabilecek ve kan yoluyla bulaşan hastalıklara son verecek
Türk bilim insanları çığır açacak bir çalışmaya imza attı. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGU) ve Anadolu Üniversitesi’nin (AÜ) ortaklaşa yürüttüğü projeyle yüzde 100 yerli yapay kan üretildi. Yaklaşık 2 yıl süren çalışma 1 milyon liraya mal oldu. Nano hemoglobin yöntemiyle üretilen yapay kan çok sayıda özelliğe sahip. Ekibin başındaki isim ESOGU Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayhan Ayhancı, ayrıntıları ilk kez BUGÜN’e açıkladı.
Prof. Dr. Ayhancı Türkiye’de ilk kez üretilen yapay kanın avantajlarını şöyle sıraladı: “Kızılay, bağışlanan kanları sadece 1 ay saklayabiliyor. Ondan sonra kullanılamaz hale geliyor. Ürettiğimiz yapay kan ise 1 yıla kadar saklanabiliyor. Normal kandan farksız olan yapay kanın hiçbir sakıncası da bulunmuyor. Bildiğimiz suni oksijen taşıyıcısı. En önemli özelliklerinden biri de kan grubu uyuşmazlığı gibi bir durum söz konusu değil. Her kan grubunda rahatlıkla kullanılabiliyor.”
Yarım saatte üretilebiliyor
Prof. Ayhan Ayhancı yapay kan üretiminin uzun zaman almadığını ifade ederek, “Örneğin laboratuvar ortamında 1 ünite kanı yaklaşık yarım saatte üretebiliyoruz. Bu noktada yapay kanın üretimi için laboratuvar türünde kan fabrikası kurularak ihtiyaç duyulan kan tedarik edilebilir” diye konuştu.
Bulaşıcı hastalıklara son
Kan nakilleri ile bulaşan HIV ve benzeri hastalıkların yapay kan üretimi sayesinde tehlike olmaktan çıkacağının altını çizen Ayhancı “Alınan kan örneklerindeki hastalıkları tespit edebilmek için belli bir zaman ve belli testlerin yapılması gerekiyor. Ancak yeni buluş ile bunlara da gerek kalmayacak” dedi.
NORMALİNDEN FARKI YOK
Yapay kanı üreten ekibin başındaki isim olan Prof. Dr. Ayhan Ayhancı, 2 yıl süren çalışmanın 1 milyon liraya mal olduğunu söyledi. Ayhancı, “Normal kandan farksız olan yapay kanın hiçbir sakıncası bulunmuyor” diye konuştu.
Acil kan ihtiyacı bitiyor
Yapay kan sayesinde acil kan ihtiyacı duyulan kazalarda, ameliyatlar ve hastalıklarda bu ihtiyaçların daha çabuk karşılanacağını söyleyen Ayhancı şunları kaydetti: “Yeteri kadar kanı sağlayabilecek bir yöntem geliştirdik. Artık kan arama gibi bir derdimiz olmayacak. Can kayıpları da bu sayede azalacak.”
Eskiyenler kullanılacak
Belli bir süre bekletildikten sonra normal kanın artık kullanılamayacağını ifade eden Prof. Ayhan Ayhancı, “Yeni yöntemimizle eskiyen kanları kullanabiliyoruz. Burada hemoglobinlerinin demirleri ve protein kısmından faydalanabiliyoruz. Bu nedenle ülkemizin ihtiyaç duyduğu kan ihtiyacını bol miktarda depolayabileceğiz” diye konuştu.
UZMANLAR TEMKİNLİ
20 yıldır araştırma yapılıyor
Türk Pediatrik Hematoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Hale Ören, 20 yıldır bu yönde araştırmaların yapıldığını belirterek, “Henüz bilimsel olarak kanıtlanmış değil. O nedenle biz eski sistemle devam ediyoruz” diye konuştu. Hematoloji Uzmanlık Der. Bşk. Prof. Dr. Süleyman Dinçer de, “Şu an normal kandan vazgeçme şansımız yok”dedi.
NESRULLAH SONAY- BUGÜN GAZETESİ
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)